Elini çabuk tutan marka metaverse ile kazancını artırır
Geçen yıl Facebook ve Instagram’ın sahibi Mark Zuckerberg’in şirketin ismini META yapmasıyla dünyanın gündemine gelen “metaverse“, kısa zamanda tüm markaların mağazalarının bulunduğu ve satış yaptığı bir alana dönüşecek. Bu dünya için dijital pazarlamanın önemine vurgu yapan Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, “Ancak elini çabuk tutan marka metaverse’ün lideri olur. Geç kalan ise global dev bile olsa yerel markaların gerisinde kalabilir” dedi.
Dünya dijitalleşmede yeni bir aşamaya geldi. Kredi kartlarından kripto paraya, telefonla video gönderiminden sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik ile yapılan iş toplantılarına ve seyahatlere, görüntülü görüşmeden tat ve kokunun da alınabildiği dokunma hissini birebir yaşatan yeni iletişime kadar sayısız ilk metaverse dünyasında hayata geçiyor. Bunun yanında metaverse’de markalar hızla yerini alıp sanal mağazalar açarken, pazarlama da bir o kadar önemli hale geliyor.
Dijital pazarlama alanındaki sayılı uzmanlarından Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, yaşanan değişime ayak uyduran markaların gelecekte varlığını sürdürebileceğini belirtti. Pamuk, geleneksel ve sosyal medyanın gündemine 500 milyon dolar tutarındaki arsa ve gayrimenkul satışıyla gelen metaverse dünyasının, yakın gelecekte ticaretin ve turizmin kalbi olacağını anlattı.
Metaverse’de yerini önceden alan şirketlerin başarılı olacağının altını çizen Pamuk, “Eğer metaverse’de bulunmayan bir marka iseniz, bunu sosyal medyanın ilk döneminde bu mecralarda yer almayan bir şirketin bugün içinde bulunduğu durum gibi düşünün. Yakın gelecekte satış, ciro ve büyüme hedeflerinize ulaşmakta zorluk çekeceğinizi bilmeniz gerekir. Şu an için metaverse, dünyada henüz gelişmekte olan bir alan olarak görülse de ancak elini çabuk tutan ve bu değişimde ‘ben de varım’ diyen markalar varlıklarını geleceğe taşıyabilecek” dedi.
Sosyal medya gibi geç kalmayın
2000’li yıllarında başında bir markanın kendine ait online satış sitesi olması ya da bir global ve ulusal e-ticaret sitesinde pazar yerinin bulunmasının lüks olarak görüldüğü, bunun da dünyada ve Türkiye’deki internet kullanımıyla orantılı şekilde görece doğru olduğunu anlatan Pamuk, “Günümüzde evinde dantel ören bir kadınının dahi e-ticaret sitesinde pazar yeri bulunuyor. Artık kendi satış sitesi bulunmayan ya da e-ihracat yapmayan bir marka kalmadı.
Türkiye’de kullanıcıların internette geçirdiği zaman 8 saati aşmış durumda. Bunun çoğunu da sosyal medyada harcıyorlar. Türkiye’de sosyal medya üyesi 60 milyonu geçti. Bir marka kendini bu büyük müşteri ve tüketici potansiyeline uygun şekilde dijital marketing yaparak konumlandırdığında da kazanan kendisi oluyor. Şimdi de metaverse dünyasında yerini ilk alan ve dijital marketing konusuna ağırlık veren markalar satış, ciro ve bilinirlik anlamında büyük bir rüzgârı arkalarına alacak” diye konuştu.
Reklamlarda aslan payı dijitalin
Türkiye’de her geçen gün reklam harcamalarının arttığını ve bunun sanal alana kaydığını anlatan Emrah Pamuk, “Raporlara göre 2021’de Türkiye’deki reklam harcamaları yüzde 42 büyüyerek yaklaşık 17 milyar TL oldu. Aslan payını da 10 milyar TL’yi aşan bütçe ile dijital mecralar yani sosyal medya aldı. Bu rakamlar çok büyük ama önemli olan markanın harcadığı o yüksek paranın da karşılığını alabilmesi.
Artık sosyal medya mecraları için dijital marketing tecrübesi sadece biz profesyonel ajanslarda değil, markalar da mevcut. Ama metaverse alemi markalar için de yeni. O noktadan hareketle, dijital reklamdaki payın da büyüyeceğini düşünerek metaverse için ne kadar profesyonellerle çalışılırsa, markalar için geri dönüş de bir o kadar iyi olur” görüşünü paylaştı.
Metaverse kendi infulencer’larını yaratacak
Yakında markaların ürünlerini Metaverse dünyasına uygun hale getirmek zorunda kalacağını, dolasıyla satıştan pazarlamaya kadar tüm alanların da metaverse aleminde yapılacağını anlatan Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk, şu sözleri kullandı:
“Şirketinin ismini META yapan ve bu alan için 100 milyar dolar harcayacak olan Mark Zuckerberg dünyanın en büyük sosyal medya ağları Facebook ve Instagram’ın sahibi. Yılda on milyarlarca dolarlık reklam gelirini bu iki alandan elde ediyor. Yani sanal alemdeki marketing kurallarını koyuyor. Bu noktada şirket artık yönünü metaverse dünyasına çevirdiyse, bu alana ilişkin yatırımları olan markalar ayakta kalabilecekler. Yakın gelecekte bir markanın fiziksel mağazasına gidip, fiziki şekilde alışveriş yapmak daha o mağazaya ulaşma için yol ve zaman maliyeti, gerçek mağazadan ürün edinmenin daha pahalı olması nedeniyle terk edilecek.
Her ürünü, hizmeti metaverse dünyasında açılan sanal mağazalardan edinebileceğiz. Fakat o kadar sayısız metaverse alemi olacak ve rekabet artacak ki, dijitalleşme öncesinde yüz milyar dolarlık ciroya sahip küresel markalar, metaverse’de tüketiciyi yakalayan, onlara seslenen yerel markalarla baş etmeye çalışacak. Bu noktada marketingi tıpkı sosyal medyadaki gibi metaverse influencer’ları üzerinden yapan, metaverse aleminde açılacak mağazasını iyi yöneten, iyi pazar yeri oluşturan ve müşterisine bire bir marketing yapan markalar bu işten kazançlı çıkacaklar.”