Bekir Ağırdır: “Bize yeni bir söz lazım”
KONDA, “Hayat Tarzları” araştırmasının ilk çıktılarını dinlemek üzere Salt Galata’dayız. Bu buluşmanın bir ilk olduğunu, kurucuları rahmetli Tarhan Erdem’in yaklaşım olarak daha içe dönük olduğunu an itibarıyla KONDA’nın Genel Müdürü olan oğlu Aydın Erdem’in konuşmasından öğreniyoruz.
Dört yıldır FutureBright ile ortak çalışmalar yapan KONDA, ilkini 2008’de gerçekleştirdiği, Hayat Tarzları Araştırması’nın dördüncüsünü 15 Aralık’ta yoğun iletişim yapan markaların yöneticilerine aktardı.
Sizler için dinledim ve derledim. Hemen her şeyin değiştiği bir toplumda şirketlerin yeni yollar bulması gerekiyor. Anlatılanlardan daha fazlası için KONDA ve FutureBright’a ulaşmanız gerekiyor…
Peki, nedir Hayat Tarzları araştırması?
Türkiye’de birbirlerinden farklı, gündelik yaşamları birbirine benzemeyen toplumsal kümelerin özelliklerini, büyüklüklerini, zaman içinde nasıl evrilip değiştiklerini ortaya koymayı hedefleyen metodolojisiyle farklı bir araştırma.
Araştırma 2008 yılından bu yana dört kez yapılmış. En sonuncusu 2022 Haziran ayında yapılan çalışmanın örneklemi ve soru seti derindeki bilgiyi çekip çıkarmayı amaçlıyor.
Her seferinde bin ayrı mahallede veya köyde, yaklaşık 6 bin kişiyle görüşülen araştırmada katılımcılara demografik özelliklerinin yanı sıra aileleri, evlerinin içi, gündelik pratikleri, nerelere gidip kimlerle neler yaptıkları, hangi mecralarda neler dinleyip izledikleri veya satın aldıkları, paralarını nasıl harcadıkları, marka tercihlerine dair sorular soruluyor.
Ayrıca nelere inandıkları, nelerden endişe ettikleri, değer dünyaları da ele alınıyor.
Bütün bu irdelemenin sonunda toplumla ilgili bütünlüklü bir tablo ortaya çıkartılıyor.
KONDA ve FutureBright sinerjisi yüksek
Bekir Ağırdır, Akan Abdula ve Zeynep Demirci araştırma sonuçlarını farklı açılardan yorumladılar.
Hayat tarzlarını; Mazbut Modernler, Endişeli Modernler. Muhafazakar Modernler, Ortadakiler, Hayata Tutunanlar, Mahallenin Gençleri, Dini Muhafazakarlar, Kırsal Gelenekselciler ve Uzaktakiler olmak üzere dokuz başlıkta toplayan Ağırdır, 2022 bulgularını kısaca şöyle aktardı:
- 2018 araştırmasında Hayat Tarzları toplumsal dizin itibarıyla bir savrulmuşluk ve dağınıklık gösterirken 2022’de bir uzlaşma olduğu tespit edilmiş.
- Bu uzlaşmayı “Kültürel kutuplaşmaların” azaldığı yönünde yorumlamak mümkünken, kutuplaşmanın “Sınıfsal” olarak belirginleştiğini söylemek yanlış olmaz.
- Yaşlanmanın etkilerini hızlı bir biçimde toplumda görüyoruz, daha da göreceğiz.
- Mahallenin Delikanlıları diyoruz ama onlar da yaşlanıyor. Tutum ve davranışları başka bir şeye evriliyor. İzlemek gerek.
- Markaların herkesi aynı kalıba sokma gayretini anlamakta zorlandığını söyleyen Ağırdır, farklı yaş gruplarının değişik zevkleri olabileceğinin altını çizerek ilgililere kendisinin de içinde bulunduğu yaş grubu için önemli bir mesaj veriyor.
- Toplumsal Cinsiyet Eşitliği konusunda farkındalığı artırmaya yönelik KSS’lerin beyhude olduğunu çünkü halihazırda herkesin farkındalığının epey yüksek olduğunu ifade ediyor.
- Artık sonuçlarını gördüğümüz “Gayrete” dönüşen projelerin yapılması gerektiğini de söyleyen Bekir Ağırdır, gerektiği için yasak savmak üzere yapılan projeleri eleştiriyor.
Kötücül sorunlar ve belirsizlik önümüzde
Akan Abdula, konuşmasına Bekir Ağırdır’ın görece pozitif yaklaşımını kastederek, “Bende iyi haberler yok!” diyerek başlıyor.
- Neden Hayat Tarzları ve Strateji sorusuna verdiği yanıt ise, “Çünkü kötücül sorunlar ve belirsizlik çağındayız” diye cevap veriyor.
- Kötücül problemleri; iklim krizi, gelir dağılımı adaletsizliği, salgın hastalıklar olarak sıralıyor ve “Tek başımıza çözemeyeceğimiz sorunlarla yüz yüzeyiz” diyor.
- Belirsizlik çağındayız söylemini de; “Belirsizlik hayatın bir normu oldu. Öyle ki belirsizliğin yoğunluğu bile değişken. Bununla yaşamaya alışmalıyız” diyerek geleceğe ilişkin net bir tanım koymanın mümkün olmadığını ifade ediyor.
- Zeynep Demirci; “Belirsizlik öylesine yoğun ki, birden fazla stratejinin çeviklikle yönetilmesi gerekiyor” diyor. Toplumsal dinamikler değişiyorken markalar alışılageldikleri pazarlama stratejilerini bundan böyle sürdürebilecekler mi soruma ise, “Önümüzdeki belirsizlik çağında markalar yarışmalara değil, birleştirme noktalarına odaklanmalı.” diyor.
Sorulan sorular
Aşağıdaki tabloda Hayat Tarzları Araştırmasının sorularını görebilirsiniz.
Peki, Hayat Tarzları Araştırması’ndan hangi sektörler yanıt alabilecek?
- Eğlence sektörü
- Üretim sektörü
- Marketler
- FMCG
- Bankacılık
- Sigortacılık
- Medya
- Medikal
- Evlilik
- E-pazaryeri
- Telekomünikasyon
- Finans
- Dekorasyon
- Enerji
- Danışmanlık
- Hazır giyim
- Sosyal medya
- Kozmetik
- Gayrımenkul
- Ulaşım
- Ödeme sistemleri
- E-ticaret
- Perakende
- Otomotiv
- Beyaz eşya
- Dijital platformlar
- Yiyecek-içecek
- Turizm
- Mobilya
Bekir Ağırdır siyaset konuşmayacaktı ama hayat tarzları konuşulurken siyasetten söz etmemek mümkün mü?
KONDA siyasi eğilimleri ölçtüğü pek çok araştırma yapıyor. Peki, an itibarıyla nabız neyi gösteriyor sorusuna Ağırdı: “Toplumun üçte ikisi kararını vermiş durumda. Günlük meseleler onların kararlarını etkilemiyor. Bekliyorlar ve dikkatlice izliyorlar” dedi. Bu üçte ikinin değişimden yana olduğunun altını çizdi.
Seçimin ise Mayısın ortasında olacağı konuşuluyor. Vatana, millete hayırlı olsun.
Yazıyı yayına hazırlarken masama Bekir Ağırdır’ın, “Bize yeni bir söz lazım” başlığını taşıyan kitabı ulaşıyor. Biz daha okurken değişecek bir gündemimiz olduğunu bilerek tarafımdan elbette hızlıca okunacak. Çok okunsun, çok konuşulsun, satışı bereketli olsun.