“Özür dilerim sanat yapacağım!”
Bizim topraklarda keder en karanlığında yaşanır çünkü aksine bir durum ayıplanır. Oysaki ruha iyi gelen her şey iyileşmeyi hızlandırır. Mesela sanat böyledir; iyileştirir, bütünleştirir, dönüştürür. Depremin ilk günlerde depremzedeler kitap istemişler. Öyle ya, kafa dağıtacak, günlük dertlerden uzaklaştıracak iki saatlik bir aktivitenin o günün iyilikle geçirmesine neden olduğu söyleniyor. Oysaki sanatçılar sanat yapacakları için mahcubiyet duyuyorlar.
İç içe geçmiş üç farklı nedenle Dünya Sanat Günü’nde Paribu’nun Uniq’teki sanat dolu yepyeni ofisindeyiz. Sanata son dönemdeki destekleriyle gündemimize giren teknoloji şirketi hem yeni ofisindeki yeni nesil dijital ve fiziki sanat eserlerini davetlileriyle paylaşmak ve hem de Maraş depreminin iyileşme sürecinde sanatın etkisinden nasıl faydalanılacağına ilişkin bir ufuk turu yapmak üzere buluştuk.
Yekta Kopan’ın moderatörlüğünü üstlendiği; Yasin Oral, Görgün Taner, Mert Fırat, Esra Özkan, Gizem Gezenoğlu ve Tülin Özen’in katıldığı paylaşımlar sanatın “iyileştirici, bütünleştirici ve en önemlisi dönüştürücü” etkisinin bundan sonraki süreçteki yol haritası konuşuldu.
Konuşmalardan size aktarmak üzere notlar aldım:
Paribu Kurucusu ve CEO’su Yasin Oral;
- Yarattığımız katma değeri, topluma fayda sağlayacak şekilde dönüştürmek için yaratıcı endüstrilere destek veriyor, sorumluluk üstleniyoruz. Sanata destek vermeyi mutlak bir nedenle değil, sanatı kimyamızda olduğu ve sevdiğimiz için destekliyoruz. Bunu uzun yıllar devam ettireceğiz.
- Bu yıl gündemimizde afet bölgelerine yönelik destek çalışmaları yer alıyor. Odak noktamıza kültür sanatın iyileştirici gücünü alarak neler yapabileceğimizi konuşmak üzere, paydaşlarımız İKSV, DasDas, X Media Art Museum, Bozcaada Caz Festivali ve Bahçe Galata’dan değerli isimlerle birlikteyiz.
- İlk günden itibaren deprem bölgesinde olduk. İhtiyaç haritasıyla birlikte pek çok şey yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Bugüne değin acil ihtiyaçları karşıladık ama bundan böyle duygusal çözümler için de çaba göstermemiz gerektiğini düşünüyoruz.
İKSV Genel Müdürü Görgün Taner;
- Sanatın “İyileştirici, Bütünleştirici, Dönüştürücü” etkisini daha çok kullanmalıyız.
- Sanata destek veren yerel yönetimler kısa vadeli beklenti içine giriyorlar oysaki sanatın sonuçlarını 10 yıla yakın bir sürede almak mümkündür.
- Pandemiyle evlerimizde hep birlikte Bolşoy Balesini izledik. Bu o zaman için belki mümkündü ama şimdilerde üstenci bir sanat dayatması yapılmamalı. Bölgedekilerin mutlaka dinlenmesi ve beklentinin anlaşılması gerekiyor.
- İKSV bölgede sanat eğitimi alan öğrencilerle, enstrümanını yitiren müzisyenler için bir fon yarattı ve destek programı başlattı.
- Gün itibarıyla elimizde sanat ve sanat mekanları düzleminde bir envanter hala mevcut değil. Depremde neyi kaybettiğimizi bilmiyoruz. Bunun için örgütlülük şart.
İhtiyaç Haritası kurucularından Mert Fırat;
- Kayıpları deprem öncesi ve sonrasındaki uydu çekimlerinden ortaya çıkarmak olanaklı.
- Can kayıplarını rakamlar üzerinden hesaplamak yan yakıcı.
- Bizler bugüne değin kurulmamış sistemlerin acısını çekiyoruz. Yalnızız oysaki yalnız olmadığımızı hissetmeye ihtiyacımız var. Hepimiz etrafımızda bizi koruyan, birlikte olduğumuzu hatırlatan bir ağın olduğunu bilmek istiyoruz.
- Bugün 7 bölgede sanat etrafında örgütlenmemiz var. Bu nedenle deprem ertesinde çok hızlı örgütlendik.
- Hatay Belediyesi personelinin yüzde 40’ı hayatını kaybetmişti. Biz sanat etrafında insanları örgütleyerek gönüllülerimizle bölgede yer aldık.
Sanatçı Yekta Kopan;
- Önce deprem bölgesine ve depremzedelere ilginin devam etmesi gerekiyor.
- Bu ilgi hiç azalmamalı. Eğer gidip dönecekseniz, bölgeye hiç gitmemeniz daha uygun olur.
- İlgiyi insanların sayıp sayacağı fikir ve kanaat önderleri göstermeli.
- Bölgede spor ve sanat faaliyetleri ilgi görüyor. Faaliyet sonrasında etkisi de katlanarak devam ediyor.
Teknoloji sanatla bir ofiste buluşunca…
Paribu’nun sanat galerisine benzeyen ofisinin koridorları dijital enstalasyon ve NFT’lerle dolu. Asıldıkları duvar, duvarın yönü ve gittiği istikametteki faaliyet alanı eserin seçiminde etkili olmuş. Cep toplantı odalarında bir sanatçının eseri/eserleri yer alıyorken o oda da sanatçının adını taşıyor.
Eserler makul zamanlarda başkalarıyla değiştirilecek. Bu eserlerin sahibi Paribu. Peki, dışardan birileri bu eserleri görmek isterse ne olacak soruma, önceden belirlenen zamanlarda randevulu olarak “ofis galerinin” gezdirileceğini söylüyorlar. Muhtemelen bir de eser kataloğu hazırlanacaktır.
Paribu’ya yeni ofisi hayırlı olsun.