İhracat hacmini artırmak isteyen markaların aracı: Organik büyüme
2023’ün ilk yarısında medya yatırımlarında en büyük payı yüzde 65,87 ile dijital alsa da, dolara endeksli reklam maliyetleri işletmeleri zorluyor. Organik büyüme ajansı ROIBLE’nin Kurucusu İbrahim Akşen, 2023’te iç pazar talebinin yavaşlayacağına yönelik beklentileri hatırlatarak dış pazara ulaşmak isteyen markalar için organik büyüme araçlarının öneminin artacağına dikkat çekiyor.
Reklam ve pazarlama sektörü küresel enflasyonist baskıların gündemden düşmediği bir yılı geride bırakırken, 2024’te sektörün görünümüne ilişkin tahminler de önem kazanıyor. Deloitte araştırması, Türkiye’de medya yatırımlarındaki büyümenin yüzde 75 seviyelerinde olduğunu ve 2023’ün ilk yarısında reklam harcamalarında en büyük payı yüzde 65,87 ile dijital medyanın aldığını gösterse de, Gartner’ın raporu, CMO’ların 2023’te stratejilerini tam olarak uygulayabilmek için yeterli bütçeye sahip olmadığını düşündüğünü gösteriyor…
Organik büyüme ajansı ROIBLE’nin Kurucusu İbrahim Akşen’e göre tam da böyle bir ortamda, arama motoru optimizasyonu (Search Engine Optimization/SEO) gibi organik büyüme araçları önem kazanıyor. Ekonomi yönetiminin iç talepte yavaşlama beklediği bir döneme girdiğimizi hatırlatan İbrahim Akşen, “Türkiye, muhtemelen pazarlama bütçelerinin azalacağı bir yıla giriyor. Organik büyüme bu noktada endişeleri sıfırlamak için etkili bir araç” yorumunu paylaşıyor.
“Mikro ihracat, e-ihracat, uluslararası e-ticaret öne çıkıyor”
Son yıllarda her ölçekten işletmenin küreselleşme adımlarını hızlandırdığını ve dış pazarlardan müşteri edinmek için harekete geçtiğini dile getiren Akşen, “2024, mikro ihracat, e-ihracat, uluslararası e-ticaret gibi kavramların öne çıkacağı, ihracat alanında önemli bir dönüm noktası olacak. Ülkemizin ekonomik yaklaşımı ve teşvikleri de bu doğrultuda. İç pazardaki daralma olasılığı göz önüne alındığında, dış pazarlara açılmak sadece bir seçenek değil, zorunluluk haline geliyor. Özellikle üretim alanında faaliyet gösteren ve ihracat kapasitelerini artırmayı hedefleyen şirketler, pazarlama giderlerinde kesintiye gitseler dahi dijital görünürlükten yüksek performans, gelir, hatta karlılık elde edebilir. Bu durum B2C ve B2B iş modellerinin her ikisi için geçerli. Zira Google, özellikle B2B alanda talebin oluştuğu ve satın alma yolculuğunun başladığı nokta. WeSocial raporuna göre 10 kişiden 9’u Google’ı kullanıyor ve 2 kişiden yaklaşık biri, arama motorlarını yeni markalar, ürünler, hizmetler keşfetmek için birincil kaynak olarak görüyor” ifadelerini kullanıyor.
“Dolara endeksli dijital reklamlar markaları zorluyor”
Türkiye’de dijital reklam ve pazarlama yatırımları artsa da kur farkının işletmeleri zorladığını dile getiren Akşen, “Dolar kurunun yüksekliği, reklam maliyetlerini ciddi biçimde etkiliyor. Öte yandan SEO gibi organik büyüme araçları ve bu konudaki danışmanlık hizmetleri çoğunlukla TL üzerinden fiyatlandırılıyor. Bu nedenle çok daha makul ve etkili çözümler öne çıkıyor. Yurt dışında müşteri arayışı olan şirketler, organik büyümeyi ve arama motorlarını kârlı bir pazarlama kanalına, satış hunisine dönüştürebiliyor. Müşteri edinme maliyetleri artarken, pazarlama departmanları, ilk bütçe kesintilerinin uygulandığı departmanlar olur. Deloitte CMO Araştırması’nın 2023 edisyonu, şirketlerin yüzde 45’inin pazarlamada bütçe kesintisi yaptıklarını göstererek bu durumu doğruluyor. Hal böyleyken yalnızca organik trafik almak da yeterli değil, bu trafiğin satışa dönüşmesi gerekiyor. Organik büyüme kavramını dijital pazarlama odağında markalaştırmayı hedefleyen ROIBLE olarak her ölçekten işletmeye SEO, içerik pazarlama, online itibar yönetimi, growth pazarlaması, strateji hizmetlerimizle destek oluyoruz” yorumunda bulunuyor.
“Organik büyüme, markaları talep edilen markaya dönüştürüyor”
Organik büyümenin gelir elde etmeyi, müşteri edinmeyi ve mevcut müşterileri karlı ve kalıcı müşterilere dönüştürmeyi organik bir biçimde sürdürmeyi sağladığına dikkat çeken ROIBLE Kurucusu İbrahim Akşen, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırıyor: “Bugüne dek 100’ü aşkın markaya hizmet veren ve kendisini ‘organik büyüme ajansı’ olarak tanımlayan ROIBLE olarak, müşterilerimize kârlılığı ve sürdürülebilir büyümeyi önceliklendiren stratejiler öneriyoruz. Zira müşteriyi sadece reklamlarla ikna etmeye çalışmanın, marka değerini düşürdüğüne inanıyoruz. Markalar sahip oldukları bilgi birikimini ve ürün / hizmet yeterliliklerini dijital vitrinlerinde doğru bir biçimde konumlandırdıklarında ve bunu analitik verinin işaret ettiği yöntemlerle optimize ettiklerinde, hedef kitlelerinde farkındalık oluşturabiliyor ve talep edilen markaya dönüşüyor. 2024’te, özellikle yurt dışını bir büyüme lokomotifine dönüştürmek, dış pazarda genişlemek isteyen markalara tüm hizmetlerimizle uçtan uca destek olmak için hazırız.”