TV ekranları 90’lara dönüyor… Peki neden?
TV ekranları son yıllarda ciddi bir değişim içinde. Ancak değişim dediysek hemen aklınıza “yenilikler” gelmesin. Aksine geçmişe, tekrara meyleden bir değişim bu. 1990’lı, 2000’li yıllarda Türk toplumunu maaile ekran başına toplayan programlar bir bir yeniden ekranda boy gösterirken yine aynı dönemde popüler olan şarkıcıların, TV starlarının yer aldığı, formatı pek de yaratıcı olmayan programlar prime time kuşağına ambargo koyuyor…
Turnike, Çarkıfelek, Passaparola (Parola Parola), İbo Show, Şarkılar Bizi Söyler, Dünya Güzellerim ve daha pek çoğu. TV kanalları sözleşmişçesine ardı ardına geçmişin tozlu raflarından çıkardıkları formatları ve TV starlarını makyajlayıp tüketicinin önüne koyuyor. İlginç olan şu ki 90’lı ve 2000’li yılların formatları (geçmişteki kadar olmasa da) bugün de yine izleyiciyi ekran başına toplamayı başarıyor…
Peki, ne oldu da TV ekranları bir anda 90’lara döndü? Bu eğilimin arkasında hangi sosyolojik ve psikolojik nedenler var? 90’ların popüler yapımlarının yeniden ekranlara gelmesi nasıl bir toplumsal okuma koyuyor önümüze?
Bu nostaljik akımın arkasında yatan tek bir sebepten bahsetmek zor. Ekranlardaki bu değişimin pek çok farklı sebebi var. En önemli nedenleri şöyle sıralamak mümkün:
1- Artan belirsizlik ve endişe
Dünyanın karşı karşıya olduğu karmaşık problemler ve belirsizlik dönemleri, geçmişe özlem duymamıza neden oluyor. 90’lar ve 2000’ler nispeten daha basit ve tasasız zamanlar olarak hafızalarda yer edindi. Bu programlar ve müzikler de o dönemin atmosferini anımsatarak izleyicilerin kendini güvende hissetmesini sağlıyor.
2- Dijitalleşme
Dijital platformların ve internetin hayatımızdaki artan yeri, izleyicilerin nostaljik içerikleri daha kolay keşfetmesine zemin hazırlıyor. Eski programları ve müzikleri yeniden keşfetmek, geçmişle bağlantı kurmak ve o dönemin duygularını tekrar yaşamak kolaylaştıkça popülaritesi de artıyor.
3- Yeni kuşakların artan ilgisi
90’lar ve 2000’lerin kültürel mirası, yeni nesiller tarafından da ilgi görüyor. Bu programlar ve müzikler, o dönemi yaşamamış olan izleyiciler için de yeni ve ilgi çekici bir keşif imkanı sunuyor.
4- Yenilik eksikliği
Kuşkusuz televizyon sektöründe nostaljik akımın bu denli yükselmesinin bir başka nedeni de yenilik eksikliğinden kaynaklanıyor… Sektör yeni format üretme konusunda zorlanırken yapımcılar da reyting potansiyeli yıllar önce kanıtlanmış nostaljik formatlarla yönelerek riski en aza indirmeyi tercih ediyor…
Nostalji hevesi ne zaman biter?
Bu soruya yanıt vermek hiç de kolay değil. Zira nostalji, geçmişe duyulan özlemi ve o dönemin duygularını yeniden yaşama arzusunu temsil ediyor ve bu duygu, her zaman olduğu gibi günümüzde de izleyicileri cezbeden güçlü bir etken. Televizyon yapımcıları da bu durumdan faydalanarak nostaljik içeriklere yatırım yapmaya devam edecek gibi görünüyor.
Ancak sırtını nostaljik formatlara yaslamak yapımcılar için çok da sürdürülebilir bir durum gibi de görünmüyor. Tüketicinin saniyelik videolar arasında saatlerini geçirdiği, sürekli yenilik beklediği günümüz koşullarında kaliteli içerik üretmek ve izleyicilere yeni deneyimler sunmak için yaratıcılığa ve yenilikçi fikirlere de ihtiyaç var. Aksi takdirde, bir süre sonra nostalji klişelere dönüşerek izleyicilerin ilgisini kaybedecek ve TV ağır darbe alacaktır.