Ofiste “small talkların” yeni trendi: Longevity!
Temporal Landmark Effect, yani insanların belirli zaman dilimlerini bir “başlangıç noktası” olarak görmeleri. Yeni hafta, yeni ay veya yeni yıl gibi dönemler, insanların yaşamlarındaki geçmiş hataları veya alışkanlıkları “eski benlik” olarak ayırmalarını sağlar. Böylece yeni kararları uygulamak için bir fırsat penceresi açılır. 2025 yılı geliyorken ofislerdeki gündem maddesi de haliyle “değişim” oluyor.
Dünya Ekonomik Forumu’nun 2023 verilerine göre, pandeminin ilk yılında dünya genelinde çalışanların yüzde 70’i en az bir kez evden çalıştı. Uzaktan çalışma süreci ile sedanter yaşam tarzı, hareketsiz günlük rutine bağlı sağlık sorunları yaşantımızı olumsuz yönde etkiledi.
Modern hayatın hızlı temposu ve artan stres faktörleri, insanları daha uzun ve kaliteli bir yaşam arayışına yönlendiriyor. Longevity, yani uzun ömürlülük, yalnızca yaşlanmayı yavaşlatmakla değil, aynı zamanda yaşamın her anını daha sağlıklı, enerjik ve mutlu geçirebilmekle ilgili.
Avrupa’da ofislerde bu alanda gelişen trendler, sağlıklı seçimlerle yaşam sanatını birleştiriyor. İşte uzun ve kaliteli bir yaşam için dikkate alınması gereken 7 önemli trend:
1. Aralıklı oruç: Zamanlı beslenme ile sağlık
Avrupa’da aralıklı oruç, sağlıklı yaşamın olmazsa olmazlarından biri haline geldi. Bu beslenme yöntemi, vücudun dinlenmesine izin vererek metabolizmayı iyileştiriyor ve iltihapları azaltıyor. 16 saatlik açlık ve 8 saatlik yemek yeme periyoduna dayanan bu sistem, bilimsel olarak da yaşlanmayı yavaşlatan etkileriyle dikkat çekiyor.
Ayrıca yüksek miktarda kafein barındıran çay ve kahve tüketimini abartmadan dengeyi koruyun. Günde 2-3 fincandan fazla kahve içmek anksiyeteyi artırabilir. Bol su içmeyi unutmayın.
2. Kapsamlı mikro besin desteği
Sağlıklı bir yaşamın temeli doğru beslenmeden geçiyor. Ancak yoğun yaşam temposunda günlük mikro besin ihtiyacını karşılamak zor olabilir.
Avrupa’da yeni trend: Doğal mikro besin konsantreleri
Giderek daha yoğun hale gelen bir dünyada, insanlar sağlıklarını desteklemek için basit ve etkili yöntemler arıyor. Avrupa’da hızla yaygınlaşan dikkat çekici bir trend ise, doğal ve bütüncül mikro besin konsantrelerinin günlük olarak tüketilmesi. Bu yenilikçi ürünler, vücudun ihtiyaç duyduğu tüm önemli besin maddelerini ideal bir dengede sunarak hem önleyici sağlık hem de genel iyilik halini ön plana çıkarıyor.
Stres, dengesiz beslenme ya da artan yaşam temposu nedeniyle bugün vitamin ve mineral ihtiyaçlarımız sıklıkla karşılanamıyor. Mikro besin konsantreleri ise pratik bir çözüm sunuyor. Bu ürünler, yüksek oranda doğal bileşenler içeriyor ve bağışıklık sistemini desteklemek, enerji üretimini artırmaya ve vücudun yenilenme sürecini hızlandırmaya destek oluyor.
Özellikle Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde şirket çalışanları ofis buz dolaplarının kontrolünü eline almış durumunda. Genel olarak sebze, meyve, doğal takviyeler ve bitkisel çaylar gibi sağlıklı yaşamı destekleyen ürünlerin yer aldığı bu planı firmalar da destekliyor. Öyle ki firmalar hem çalışanlara gösterdikleri değer hem de performans ve verimliliğin yükselmesi adına çeşitli “yan hak” modelleri geliştirmiş durumda.
Almanya merkezli olarak faaliyet gösteren LaVita firması da bu konuyla alakalı olarak ortaya çıkan bu ihtiyacı oldukça güzel bir şekilde karşılamış ve ofis çalışma ortamları gibi kalabalık gruplara yönelik başarılı bir model geliştirmiş. Her 7 şişe satın alımına 1 şişe hediye eden LaVita içeriğinde 70’ten fazla sebze, meyve, bitki ve bitki özlerinin katkı maddesi ve koruyucu içermeden bir arada bulunduruyor. Günlük ihtiyaç duyulan bütün vitamin ve mineral ihtiyacını tamamen doğal formlarda karşılayan LaVita, aynı zamanda vegan ve glütensiz. İçerdiği vitamin ve minerallerin yanı sıra sebze ve meyvelerden elde edilen ikincil bitkisel bileşenler ile hücre emilimini de oldukça üst düzeye taşıyan, Almanya’da 1999 yılından beri faaliyet gösteren LaVita hücrelere ulaşarak, vücut sistemlerinin normal seyrinde çalışmasını sağlayıp bağışıklık sistemini destekliyor.
3. Kriyoterapi: Soğuğun gücü
Kısa süreli aşırı soğuğa maruz kalmayı içeren kriyoterapi, Avrupa’da lüks spa ve wellness merkezlerinde giderek yaygınlaşıyor. Bu terapi, vücuttaki iltihapları azaltırken aynı zamanda cilt yenilenmesini teşvik ediyor. İyileştirici etkileriyle yalnızca fiziksel değil, zihinsel sağlık için de tercih ediliyor.
4. Kırmızı ışık terapisi ile yenilenme
Kırmızı ışık terapisi, cilt sağlığını iyileştirmek ve hücre yenilenmesini hızlandırmak için kullanılan etkili bir yöntemdir. Avrupa’da lüks güzellik ve wellness merkezlerinde yaygın olarak sunulan bu hizmet, yaşlanma belirtilerini azaltarak daha genç bir görünüm sağlamayı hedefliyor.
5. Hiperbarik oksijen terapisi
Saf oksijenin basınçlı bir ortamda solunmasını içeren bu terapi, hücrelerin yenilenmesine ve bilişsel fonksiyonların gelişmesine yardımcı oluyor. Avrupa’da özellikle uzun ömürlü yaşamın sırlarını arayan bireyler arasında popüler hale gelen bu yöntem hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı destekliyor.
6. Genetik ve epigenetik çözümler
Genetik bilimindeki gelişmeler, yaşlanma sürecini anlamada devrim yaratıyor. Avrupa’da birçok kişi, genetik analiz yaptırarak bireysel ihtiyaçlarına göre sağlık ve yaşam tarzı planlamaları yapmaya başladı. Epigenetik modülasyon sayesinde yaşlanmaya bağlı değişimlerin tersine çevrilmesi ve yaşam süreçlerinin uzatılması artık bir hayal değil.
7. Bütünsel yaşam tarzı
Avrupa’nın Longevity trendleri arasında en etkili olanı, sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek. Dengeli beslenme, düzenli egzersiz, mindfulness uygulamaları ve sosyal etkileşimlerle birleştirilen bu yaklaşım, yaşamın her anını dolu dolu yaşamak isteyenler için ideal bir yöntem sunuyor.
Yukarıda sıralanan küçük adımlar hayatınızda büyük farklılıklar oluşturabilir. 2025 yılı hedefleriniz arasında ilk sırada “longevity” yani sağlıklı ve huzurlu bir yaşam motivasyonu varsa bu adımlar sizler için rahatlıkla ulaşılabilir ve gözle görülür değişiklikleri sağlayabilir.
Dileriz 2025 yılı, her şeyden önce sağlıkla ilgili alacağınız radikal kararların hızla gerçekleşeceği bir yıl olsun. 2025 yılı, hedeflerde ihtiyaç duyulan motivasyonu yakalamak için ipuçlarını, gelin keyifli bir podcast’ten dinleyelim: