Yıl sonunda Türkiye hariç 18 ülkede toplam 118 mağazaları bulunacağını ve cirolarının yüzde 60’ını yurt dışından elde ettiklerini ifade eden Simit Sarayı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kavukcu, “Sözleşmesi yapılmış ve önümüzdeki dönem açılacak mağaza sayısı ise 750’nin üstünde” diyor. Kavukcu, global bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Simit Sarayı’nın önümüzdeki beş yıl içinde 2 bin mağazaya ulaşmasının hedeflendiğini belirtiyor.
Röportaj: Günseli Özen, Ferruh Altun
Türk ticaretinin mutfağı sayılan Kapalı Çarşı’da iş dünyasına adım atan Simit Sarayı İcra Kurulu Başkanı Abdullah Kavukcu, gözü kara bir girişimci. 2012 yılında başına geçtiği Simit Sarayı’nın bugün global “bakery” pazarında önemli bir oyuncu olmasında da işte bu kararlı duruşunun payı büyük. Zira Kavukcu ne “Simitle dünya markası olunmaz” diyenlere itibar etmiş ne de “Dünya markası olmak istiyorsanız kendinize başka bir isim bulun” diyenlere… Milyonlarca dolarlık New York ve Londra mağazaları da yine “yapmayın” tavsiyelerine karşın açılmış. Bugün bu iki mağaza markanın en çok kâr ettiği yerler arasında bulunuyor. Simit Sarayı’nın global stratejilerini konuşmak için bir araya geldiğimiz Kavukcu cesur duruşundaki ısrarı tek bir cümleyle açıklıyor: “Çünkü ürünümüze güveniyoruz.”
İnsanlar ürününüzü almak için kuyruğa giriyorsa doğru yoldasınız demektir…
✓ Simit Sarayı bir aile şirketi ve ilk 10 yılında Haluk Okutur yönetiminde büyüdü. Sonrasında ben devraldım yönetimi. Haluk Okutur ile 15 yaşından beri birlikte çalışıyoruz ve kendisinin bana çok ciddi katkıları olmuştur.
✓ Çalışmalarımıza ilk olarak 2011 yılında başladık. 2012 yılında Mekke’de, ikincisiniyse Hollanda’da açtık. Suudi Arabistan’da 128 mağaza için master franchise sözleşme imzaladık. Bunlardan 46 tanesi açıldı.
18 ülkede toplam 118 mağaza…
✓ İngiltere merkezli yürüttüğümüz global çalışmalarımız çok profesyonel bir yapıya sahip. Merkez ofis çalışanlarımızın çoğunluğu yabancı yöneticilerden oluşuyor. Et ve süt içeren ürünlerimizse Londra’daki fabrikamızdan temin edilecek. Simit vb ürünler Türkiye’den gidecek.
✓ Şu anda çoğunluğu Avrupa’da olan 18 ülkede toplam 118 mağazamız bulunuyor. Sözleşmesi yapılmış ve önümüzdeki dönem açılacak mağaza sayısı ise 750’nin üstünde. Rusya’yla ilişkilerin düzelmesinin hemen ardından anlaşmamızı yaptık. 2017 yılının sonunda Rusya’da 20 mağazamız açılmış olacak.
✓ Fransa, Polonya ve Lübnan gibi ülkelerin de aralarında bulunduğu 5-6 ülkede yakın zamanda mağazalarımız açılacak. Simit Sarayı artık dünyanın dikkatini çekmeye başladı. Üstelik şimdiye kadar reklam da yapmadık. Önümüzdeki yıl reklamlar başladığında ilgi daha da artacak.
Hayallerimizin yalnızca yüzde 5’i gerçekleşti
✓ Daha Simit Sarayı için hayal ettiklerimizin yüzde 5’ini bile gerçekleştirmedik ama şimdiden global arenada “bakery” pazarının söz sahibi markalarından biri haline geldik. Simit Sarayı’nın asıl büyümesini 2017-2018 yıllarında göreceksiniz. Çünkü şartlar oluştu ve bu büyümeyi hızlandırdı.
✓ Bu yıl farklı ülkelerde 120 civarında mağaza açtık. Her ülkenin kendi mevzuatı olduğunu düşündüğünüzde bu hiç de kolay bir iş değil. Üstelik mağazalar için gerekli tüm ekipmanları da ihraç ediyoruz. Mağazalarımızın yüzde 25’i bizim yüzde 75’i franchising.
✓ Global arenaya çıkarken ismimizi değiştirmemiz yönünde çok öneri geldi. Yabancıların “Simit Sarayı” ismini söyleyemeyeceğini düşünüyorlardı. Ama ben özellikle bu konuda ısrar ettim çünkü eğer bir dünya markası olmak istiyorsanız dünyanın her yerinde aynı ismi kullanmalısınız ve eğer iyi bir markaysanız zaten insanlar isminizi de telaffuz etmeyi öğrenecektir.
Beş yılda 2 bin mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz…
✓ Beş yılda 2 bin mağaza açmayı hedefliyoruz ve bunun 800’ünün franchising anlaşmalarını yaptık. Sadece Suudi Arabistan’daki master franchise’ımız 200 milyon dolar yatırıyor sözleşmesini yaptığımız mağazaları açmak için. Para kazanmasalar bu yatırımları yaparlar mı?
✓ “Bakery” pazarında dünya markası olarak görülen kimi markalardan daha çok mağazamız var ve daha çok ciro yapıyoruz. Buna rağmen “Dünya markası olduk” demiyoruz “olacağız” diyoruz. Amacımız bu ülkeden gıdada bir dünya markası yaratmak.
Kâr etmeden her yıl 1 milyon 200 bin pound ödenir mi?
✓ Hâlâ bizim için “Bir mağaza açtılar dünya markasıyız diyorlar” diyenler var. Kâr etmeden bir şirket kaç tane yurtdışı mağazası açabilir? 1 milyon 200 bin poundu kaç yıl ödeyebilirsiniz? Bir simitte kaç susam var onu dahi biliyoruz. İşimizi planlarken zarar edecek mağaza açmamız mümkün mü?
✓ Yurtdışında ülke, demografik yapı, harcama alışkanlıkları,rekabet gibi birçok unsur ürün fiyatlarının belirlenmesinde etken oluyor.
✓ Şehrin en işlek caddelerinde, en ‘premium’ lokasyonlarında mağazalar açıyoruz, bazen danışman şirketler bu lokasyonlarla ilgili bize olumsuz rapor veriyor. “Burada mağaza açarsanız batarsanız” diyorlar. Biz ürünümüze çok güveniyoruz ve karşılığını mağaza açtığımızda da görüyoruz.
✓ Londra’da ise ürünü alıp gittiğinizde farklı bir ücret ödüyorsunuz oturup yediğinizde faklı bir ücret ödüyorsunuz. Türkiye’de de bu kriterlerin benimsenmesi lazım. Londra perakende pazarı çok öğretici oluyor bizim açımızdan. Bu sebeple merkez ofisimizi orada açtık.
Cironun yüzde 60’ı yurt dışından geliyor
✓ Suudi Arabistan’daki ortağımız Simit Sarayı logolu pek çok eşyanın bulunduğu bir merchandising mağazası açmamızı istiyor. Şimdi orada Simit Sarayı logolu tişörtlerin, kahvelerin satılacağı bir konsept mağaza açmaya hazırlanıyoruz. Bunun Türkiye’de bir örneği yok.
✓ Marketlerde de ürünlerimiz yer almaya başladı. Özellikle Migros ve Makro mağazalarında ürünlerimiz yok satıyor. İnsanlar simidi marketten alıp altı dakikada evinde pişirebiliyor.
✓ Perakende ayağında da dünya çapında bir marka olmak istiyoruz. Ülker gibi bir marka olmak istiyoruz. Onlar global markaları satın alarak büyüyor biz ise global markaların mağazalarını satın alarak Simit Sarayı’na çeviriyoruz. Mesela Fas’ta bir kahve markasının sekiz mağazasını satın aldık ve Simit Sarayı’na çeviriyoruz. Londra’da 22 mağazası olan bir markayla da görüşmelerimiz sürüyor. Bu yıl ciromuzun yüzde 60’ını yurtdışından sağladık. 2017 yılında yurtiçi ve yurtdışı mağaza sayısını da eşitlemeyi hedefliyoruz.
Adetsel olarak McDonald’s’ı yakalayabiliriz…
✓ Önümüzdeki yıl uluslararası bir reklam ajansıyla birlikte global çapta reklam kampanyamıza başlayacağız. Global kampanyamızda da uluslararası arenada tanınan futbol takımlarından biriyle işbirliği yapmak istiyoruz.
✓ McDonald’s bugün 60 milyar doların üstünde bir piyasa değerine sahip. Ben Türkiye’den de böyle değerli markalar çıkarabileceğimizi düşünüyorum. Adetsel olarak da McDonald’s’ı yakalayabiliriz gibi görünüyor. Bu konuda önümüz açık. Ama biliyoruz ki uzun bir süreç.
✓ Yaptığımız iş ülke tanıtımı için de önemli. Çayımızı ve “bakery” ürünlerimizi gittiğimiz ülkenin en merkezi noktalarında açtığımız mağazalarla insanlara tanıtıyoruz. Londra’daki Piccadilly mağazamız için yılda 1 milyon 200 bin pound kira ödüyoruz. Orada hem Simit Sarayı markamızla iş yapıyoruz, hem ülke tanıtımına katkı sağlıyoruz hem de para kazanıyoruz.
Sokaktaki vatandaştan aldığımız güçle global marka oluyoruz
✓ Sizlerin de bağımsız araştırma şirketi ile yaptığınız küresel markalar araştırmasında ve Markalar Milli Takımı çalışmasında, Simit Sarayı’nın Türkiye’nin global markaları arasında yer alması bizim için son derece gurur verici. THY, Ülker gibi güçlü markaların yanında yer aldık. Biz sokaktaki tüketiciden aldığımız destekle global bir marka oluyoruz. Marka ve ürünümüze güveniyoruz.
✓ Future Bright Bağımsız Araştırma Şirketi tarafından yapılan Marka Bilinirliği araştırmasında Simit Sarayı bir çok global zinciri geride bırakarak marka bilinirliğinde toplam yüzde 98’le zirvede yer aldı. Suudi Arabistan’da yine aynı şirket tarafından yapılan araştırmada marka bilinirliğimiz yüzde 70’in üzerinde çıktı.
✓ Herkes yurt dışı yatırımlarımızı TURQUALITY desteği ile yaptığımızı sanıyor oysa böyle bir şey yok. Üç yılda TURQUALITY’den 1 milyon dolar aldık. Oysa New York mağazasının bize maliyeti 4.5 milyon dolar. Ama TURQUALITY markalara kazandırdığı kriterler açısından çok önemli. Yoksa sadece TURQUALITY desteğine güvenip dünyaya açılmak doğru olmaz.