“TikTok, Türkiye’nin gerçek yüzü”
H2O United Ajans Başkanı Şebnem Tanyaş Şekerlisoy, Marketing Türkiye New Step canlı yayınında TikTok’un Türkiye’deki yükselişini değerlendirdi. Programda çarpıcı açıklamalarda bulunan Şekerlisoy, “TikTok Türkiye’nin gerçek yüzü. Kimse Twitter’da olduğu kadar entel ve kültürlü değil. Facebook’ta olduğu kadar duyarlı da değil. Instagram’da olduğu kadar zengin ve havalı değil.” ifadesini kullandı.
Gündemin en sıcak konularını tartışmaya açıldığı Marketing Türkiye New Step’in son konuğu Türkiye’de TikTok için içerik üreten ilk ajans H2O United Ajans Başkanı Şebnem Tanyaş Şekerlisoy oldu. Programda Marketing Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Günseli Özen ve Marketing Türkiye Haber Müdürü Ferruh Altun’un sorularını cevaplayan Şebnem Tanyaş Şekerlisoy, TikTok’un Türkiye’deki yükselişini değerlendirdi.
Gündemin en sıcak konularını tartışmaya açıldığı Marketing Türkiye New Step’in son konuğu H2O United Ajans Başkanı Şebnem Tanyaş Şekerlisoy oldu. Programda Marketing Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Günseli Özen ve Marketing Türkiye Haber Müdürü Ferruh Altun’un sorularını cevaplayan Şebnem Tanyaş Şekerlisoy, TikTok’un Türkiye’deki yükselişini değerlendirdi.
Türkiye’nin gerçek yüzünü TikTok’un yansıttığını belirten Şebnem Tanyaş Şekerlisoy çarpıcı açıklamalarda bulundu. Şebnem Tanyaş Şekerlisoy’un öne çıkan söylemlerini sizler için derledik:
“Tiktok dünyada 800 milyon aktif kullanıcıya sahip. Global ölçekte kullanıcıların yüzde 41’i 16-24 yaş arasında. En çok Hindistan, Çin ve ABD’de kullanılıyor. Yani sosyal medya ile data toplama savaşında Çin Amerika’yı Amerika’nın kendi silahıyla vurmuş oldu.”
“Türkiye’nin gerçek yüzü: Kimse Twitter’da olduğu kadar entel ve kültürlü değil. Facebook’ta olduğu kadar duyarlı da değil. Instagram’da olduğu kadar zengin ve havalı değil.”
“TikTok Türkiye’de tam da Türkiye’yi yansıttığı şekilde kullanılıyor. Burada Türk, Kürt, zengin, liseli genç, Youtuber, Instagram fenomeni, çoban, Müslüman hepsi var. Aslında bu mecra Maslak – Levent hattının Türkiye’nin sadece küçücük bir nüfus dilimini oluşturduğunu filtresiz şekilde gözler önüne seriyor.”
“Son 10 yılda bizler yaratıcılık ekonomisinin ilk görüntülerini yakaladık. Yaratıcılık özellikle çok genç yaşlarda keşif ve ifade biçimlerinin itici gücüdür, hızla yükselen bu jenerasyonun böylesine yaratıcı ve özgür ifade yetişmesinin sebebi toplumsal eğitimlerin haricinde internetin bu kadar gündelik yaşama girmesi. X ve Y kuşakları yaratıcı öğrenmenin dışlandığı, daha kolay test edilip ölçülebilen becerilerin yeğlendiği bir eğitim sistemi ile hayata serpildiler. Z jenerasyonu ise internetin sonsuz dünyası ile hayata serpildi. “
“Twitter’da ve Instagram’da yeterince cool karşılanmayan insanların yer bulduğu mecra TikTok. Kendi dünyalarının ünlüsü olmak şimdi onların hakkı. Türkiye’nin en büyük kitlesi C1C2’ni ne Instagram’dan ne de Twitter’dan tanıyabilirsiniz. Burada şartlar eşit, 0 takipçiniz varken yaptığınız içerik sevilir de “keşfete” düşerseniz binlerce insanın izlediği bir fenomene dönüşebilirsiniz.”
“Bir şekilde her kesim var, rap şarkısına tesettürlü kız da düet yapıyor, daha seküler bir mahallede yaşayan da düet yapıyor. Siyasal ayrımlar yeni gelen kuşakla yok olmaya başlıyor. Türbanlı fenomen Zeynep Yatkın, aydınlandığını Allah’ın ona doğru yolu gösterdiğini ve eskiden kafası açık bir kişiye günahkâr diye bakarken şimdi ise herkesi kucakladığını anlatıyor.”
“Instagram’da gördüğümüz bakımlı, güzel kadınların; fit, yakışıklı erkeklerin yerini TikTok’ta orta yaşlı, göbekli amcalar, teyzeler, ergenler almış durumda. TikTok en çok, fenomenliğin bu şekilde el değiştirme durumuyla ilgi çekti.”
“Şu anda TikTok’ta markalar ve para akışı olmadığı için fenomenlerin ana hedefi TikTok’ta fenomen olup hayranlarını Instagram’a ve Youtube’a kaydırmak”.
“Ekonomik krizde debelenirken kendimizi İnstagram’da sürekli mükemmel göstermekten sıkıldık, artık sanallıktan vazgeçtik artık gerçek olma vakti. Nasıl ünlü iç çamaşırı markaları abartı Photoshop’tan uzaklaşıyor nasıl markalar insanlaşıyorsa sosyal medyada gerçek dışı özendirme odaklı yaşam sergileri ise ortadan kalkmaya gerçek olmaya başlıyor.”