Burberry aştı gitti!
Burberry’nin Çin’in Shenzhen şehrindeki yeni mağazası sosyal medyayı mağaza deneyiminin odağında konumladı. Dünyaca ünlü lüks giyim ve aksesuar markası bu mağazası için Çinli sosyal medya ve ödeme uygulaması WeChat ile güçlerini birleştirdi. Burberry CEO’su Marco Gobbetti bu iş birliğinin ürününü “müşterileri hem online hem de mağazadayken birbirine bağlayan ve ödüllendiren bir mini program” olarak özetliyor.
Müşterilerine evden veya online olarak mağazayla WeChat üzerinden etkileşim kurma ve kişiselleştirilmiş içeriğe ulaşma olanağını tanıyan deneyim, aynı zamanda ürün bilgilerini, randevu sistemini ve mağaza turlarını da içinde barındırıyor. Diğer perakende mağazalarının dijital deneyimlerinde de yerini alan ve artık inovasyon değil, beklenti haline gelmiş olan bu özelliklerin Burberry’nin versiyonundaki farkı, bağımsız bir aplikasyon geliştirilmesindense tüm bunların Çin halkının hali hazırda kullandığı WeChat ile entegre çalışması.
Mini programda kullanılan sosyal para birimi, ek dijital içeriğin yanı sıra mağazada yer alan Thomas’s Café’de menüde yer almayan ürünleri de kullanıcıların ulaşımına açıyor. Aynı sosyal para birimi müşterilerin mağazayla etkileşim sıklıklarına göre profillerinde gözüken şirin hayvan avatarlarını belirlemekte de kullanılıyor. eBay’in doğumundan bu yana perakende sektörünün vazgeçilmezi haline gelen oyunlaştırma, sosyal medya kullanımının artmasıyla ikinci baharını yaşıyor.
Burberry’nin WeChat ile iş birliği koronavirüs salgınıyla birlikte çalkantılı dönemler yaşayan perakende sektörü için kritik bir zamanda gündeme geldi. Ulusal sokak yasakları, kargo kabusları, farkındalığı yükselen olan tüketici ve yakın ufukta gözüken ekonomik gerilemeyle birlikte perakendeciler müşterileriyle nasıl iletişim kuracaklarını ve etkileri uzun vadeli olacak yeni alışveriş alışkanlıklarına nasıl adapte olacaklarını kara kara düşünüyor.
Burberry müşteri deneyiminde fiziksel ve dijitali birlikte sunma konusunda öncü markalardan biri. Bu son adımıyla aplikasyonların mağazalardaki rolünün ne kadar önem kazanabileceğini gözler önüne seriyor desek yanılmış olmayız. Burberry’nin batılı bir alternatifi yerine yetenekli WeChat ile çalışması lüks giyim markasını olabileceğinden çok daha güçlü bir noktada konumluyor ve bu konsept bizi sosyal medyanın perakende dünyasındaki yerinin opsiyonellikten zorunluluğa dönüştüğü yol ayrımına daha da yaklaştırıyor.
Kaynak: Creative Review UK