Gelişmeleri kaçırma korkusu çalışanları ofise döndürecek
Ekibinizin pandemi sonrasında ofise geri döndüğünü, ancak sizin hala evde, sabahları yapılan uzun yolculuklardan ve ofis ortamından kaçınarak pijamalarınızın keyfini çıkardığınızı düşünün. Her şey harika, ancak işin farklı bir yüzü de var: meslektaşlarınızın duymadığınız şakalara güldüğünü, kaçırdığınız dedikodulara dikkat çektiğini, farkında olmadığınız projelerle ilgili notları karşılaştırdığını görüyorsunuz. Her şeyin dışında mı kalıyorsunuz?
İçinizde büyüyen tüm bu duygular gelişmeleri kaçırma korkusunu (fear of missing out) temsil ediyor. Mimarlık firması Gensler’in Genel Müdür Yardımcısı Andy Cohen, meslektaşı eş CEO Diane Hoskins ile yaptığı röportajda, “Bu, sizi en azından haftada birkaç gün giyinip eski masanıza geri dönmeye itecek şey” diyor. Evde olan kişi, “Toplantıdan sonra buluşuyorlar. Orada olmalıyım” diye düşünüyor.
Cohen, bu ay gelişmeleri kaçırma korkusunu ele aldığı bir makalesinde faydalı güncellemeler, kritik istihbarat ve önemli bağlantılara vurgu yaptı. Şahsen paylaşılan bilgiler, bir bilgisayar ekranından aktarılamayan zengin nüans ve bağlam katmanları içerir. İnsanlar işlerinde başarılı olmak için yüz yüze etkileşime ihtiyaç duyuyor.
Gensler Araştırma Enstitüsü’nün, çalışanların zamanlarını, odaklanma, işbirliği, sosyalleşme ve öğrenme faaliyetleri arasında nasıl ayırdığını bulmak için yürüttüğü bir ankete göre, iş birliği için harcanan süre azalmış gibi görünüyor. Honkins, 2020’de iş birliği için harcanan sürenin yüzde 43’ten yüzde 27’ye düştüğünü ve buna bağlı olarak odaklanmaya harcanan sürenin arttığını söylüyor. Araştırmanın aynı zamanda en başarılı şirketlerin en iş birlikçi şirketler olduğunu gösterdiğini de belirten Honkins, “Bu bir tehlike işareti” diyor.
Geçen yaz Gensler için 2.400 ABD’li işçiyle yapılan çevrimiçi bir anket, yalnızca yüzde 19’unun tam zamanlı olarak evde çalışmak istediğini ortaya koydu. Cohen, evden çalışmanın özellikle gençler için ilginçliğini kaybettiğini söylüyor ve ekliyor, “Bir yıl önce devam eden yüksek verimlilik, bitkin bir işgücünü maskeliyor. Açıkçası Diane ve ben, günde 15 Zoom araması yapmaktan çok yorulduk.”
Söz konusu çalışanların ne istediğine gelince Gensler’in araştırmasına göre, en azından Amerika’daki çalışanların çoğunun, evden çalışmak istemese de, eve yakın çalışmak istediklerini gösteriyor. Honkins, bunun, şehir merkezindeki ofis bölgelerinde daha fazla konut geliştirilmesinin yanı sıra, evlerin ağırlıkta olduğu alanlarda daha fazla ofis alanı geliştirilmesini gerektirebileceğini söylüyor.
Ayrıca, bir başka araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 67’si ensek çalışma modelini tercih edeceklerini belirtirken, yüzde 33’ü sadece ev ya da sadece ofis yanıtını verdi. Bir diğer deyişle, en azından hibrit çalışma modeli çoğunluk tarafından sevilmiş gibi görünüyor.
Kaynak: Bloomberg