Aşı tartışmaları toplumu böldü
Uzun bir kapanma döneminin ardından Temmuz itibariyle coşkulu bir açılma dönemine geçtik. Toplumun bir kısmı aşılarını oldu diğer bir kısmı da salgınla aşısız başa çıkmaya çalışıyor. Son dönemde vaka sayılarının artması bu iki grup arasında birbirine karşı mesafenin açılmasına önayak oldu. Zira aşılılar kendilerini güvende hissetmek için iki doz aşısı olmayanların kapalı alanlara ancak PCR testiyle alınmasını isterken diğer kesim bunu istemiyor. Üstelik kamuoyunun çatıştığı tek nokta bu da değil. Gelin Ipsos tarafından gerçekleştirilen Koronavirüs Salgını ve Toplum Araştırması 68. dönem verilerine daha yakından bakalım…
Ipsos tarafından gerçekleştirilen Koronavirüs Salgını ve Toplum Araştırması 68. dönem verileriyle vatandaşların; vaka sayıların yarattığı endişe ile tekrar gündeme oturan kapanma konusundaki düşüncelerine, belirli saatlerde sokağa çıkma yasaklarına, restaurant/kafe gibi yerlerin tekrar kapanıp/ kapanmamasına, şehirlerarası seyahat kısıtlamasına, sinema/ tiyatro gibi gösteri merkezi gibi işletmelerinin açık kalıp kalmamasına ve insanların yan yana oturduğu yerlerde Koronavirüs aşısı olmayan kişilerden PCR testi istenmesi gibi konulardaki görüşleri incelendi.
Her 10 kişiden 6’sı tekrar kapanma yaşanacağı konusunda endişeli
Vaka sayılarındaki artış nedeniyle toplumun yüzde 64’ü tekrar bir kapanma yaşanabileceğini düşünüyor. Kapanma yaşanacağı konusunda aşı karşıtı olan ve aşı konusunda emin olmayan kişilerin oranı daha düşük olsa da kapanma yaşanmayacağı konusunda tüm kitlelerin görüşü benzer. Toplumun yüzde 23’ü tekrar bir kapanma yaşanmayacağı görüşünde.
Toplumun yarısı gece kısıtlamalarına karşı
Vaka sayıları tekrar bir kapanma yaşanacağı endişesi yaratsa da, toplumun yarısı herhangi bir kısıtlama istemiyor. Vatandaşların sadece üçte biri kısıtlamadan yana…Toplumun yüzde 55’i bugünden sonra geceleri sokağa çıkma yasağı getirilmesini istemiyor. Böyle bir yasağı isteyenlerin oranı ise yüzde 31.
Çoğunluk cafe ve restoranların da kapanmasını istemiyor
Yine toplumun yarısı bu tür bir kısıtlamayı da istemiyor. Vatandaşların yüzde 26’sı sadece kapalı alanların kapatılması gerektiğini düşünürken, tamamen kapatılması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 7.
Çoğunluk şehirler arası seyahat özgürlüğünden yana
Diğer kısıtlamalara benzer şekilde yine toplumun yarısı şehirlerarası bir kısıtlama gelmemesi gerektiğini düşünüyor. Yine sadece her 10 kişiden 3’ü böyle bir kısıtlamadan yana…
Kültür sanatla ilgili gelebilecek kısıtlamalar konusunda kafalar karışık
Sinema, tiyatro gibi işletmelerin kapatılması konusunda da vatandaşlar benzer görüşte. Bu tür yerlerin kapatılmaması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 48, kapatılması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 32.
“2 doz aşı olmayanlardan PCR testi istensin”
Sinema, tiyatro, şehirlerarası otobüs, uçak gibi insanların yan yana oturduğu yerlerde Koronavirüs aşısı olmayan kişilerden pcr testi istenmesi gibi bir karar alınması konusunda Aşı olan veya aşıya olumlu yaklaşanlarla Aşı karşıtı olan kişilerin görüşleri net bir şekilde farklılaşıyor. Aşı olan veya aşıya olumlu yaklaşanların yüzde 65’i bu tür yerlere girişte aşı olmayan kişilerden pcr testi istenmesi gerektiğini düşünürken, aşı karşıtlarının yüzde 67’si böyle bir karara karşı.
Ipsos Türkiye CEO’su Sidar Gedik verilerle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu; Salgın hayatımızı bir sarkaç misali etkiliyor; aşı ve önlemler ile vaka sayıları/kayıplar azalınca kısıtlamalar gevşiyor, sarkaç bir uca gidiyor, eski hayatlarımızın özlemi ile rahatlıyoruz, sosyalleşiyoruz, hastalık yeniden yayılıyor, kısıtlamalar yeniden tartışılmaya başlıyor, sarkaç diğer uca doğru hareketleniyor.
Son haftalarda hasta ve kayıp sayılarında artış var, öte yandan yakında okulları yüz yüze eğitim ile açmak istiyoruz, kurumlar evden çalışan çalışanlarının yeniden ofislere dönmelerini planlıyor. Tüm bu koşullarda salgını dizginlemek için ne yapmak gerekli? Her üç kişiden ikisi yeniden bir kapanma yaşayacağımızı tahmin ediyor. Ancak bu tahminle önlemlere dair düşünceler arasında bir makas var. Her iki kişiden biri sokağa çıkma kısıtlaması, restaurant/kafelerin kapanması, seyahat kısıtlamaları, tiyatro/sinemaların kapatılması gibi önlemlere dair olumsuz görüş belirtiyor. Ortalamada toplumun yüzde 20’sinin bu önlemlerin yeniden devreye alınmasına yönelik bir fikri yok, yüzde 30 ise önlemlerin yeniden devreye girmesi gerektiğini düşünüyor.
Sağlık Bakanı, aşı kararının bundan sonraki dönemde tercihlere bırakılmayacağı sinyalini verdi. Bu sadece ülkemizde değil tüm dünyada büyük bir tartışma konusu. Hali hazırda pek çok durumda aşı mecburiyeti yerine PCR test zorunluluğu söz konusu. Her on kişiden altısı sinema, tiyatro, seyahat araçları gibi insanların birbirine yakın bulundukları yerlerde PCR testi zorunluluğu getirilmesi fikrini destekliyor. Aşı karşıtlarında bu oran neredeyse tam tersine dönüyor, aşıya karşı olan her üç kişiden ikisi zorunlu teste de karşı. Aşı ve test zorunluluğu veya serbestliği konusunda insanlık olarak sadece Türkiye’de değil, tüm ülkelerde uygulanabilecek prensipler belirlenmesine ihtiyacımız olduğu çok net.
Araştırmanı Metedolojisi:
Ipsos tarafından gerçekleştirilen Koronavirüs Salgını ve Toplum Genel Kamuoyu Araştırması ile Türkiye’de koronavirüs vakasının ilk kez tespit edilmesini takiben vatandaşların bu konuya ilişkin farkındalık düzeylerini, endişelerini, değişen davranışlarını ortaya koymak ve hükümetin bu konudaki politika ve uygulamalarının kamuoyundaki yansımasını anlamak hedeflenmiştir. Araştırma, Online Görüşmeler (CAWI) ile 18 yaş üstü İBBS 1 düzeyinde Türkiye temsili 800 birey ile gerçekleştirilmiştir. 08-10 Ağustos 2021 tarihleri ile veriler; 68. dönem verilerini kapsayan araştırmanın istatistiki hata payı, yüzde 95 güven aralığında ± %3’tür…