Perakendeciler endişeli!
Aşılama çalışmalarının hızlandırdığı normalleşme süreciyle birlikte perakende sektörü de yaralarını sarmaya başladı. Perakende alışverişlerinde Temmuz ayında zirve yapan canlılığın turizmin katkısıyla Ağustos’ta da devam etmesi yüzleri güldürse de endişeler sona ermiş değil. Markaların pandemi döneminin hasarını onarabilmeleri için mağazaların açık kalmasının hayati önem taşıdığını vurgulayan Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, “Alışverişteki canlılığın Ağustos’ta da devam etmesi sevindirici. Ancak ülke genelinde aşılama konusunda henüz istenen düzeye ulaşamadığımız için sonbaharda yeni bir kapanma riski bizi endişelendiriyor” diyor…
Sinan Öncel, alışverişteki canlılığın Temmuz kadar olmasa bile Ağustos’ta da devam ettiğine dikkat çekti. Öncel, Ağustos ayı anketine göre BMD üyesi markaların AVM ve cadde mağazalarındaki cirolarının ortalamada geçen yıla göre yüzde 50 arttığını kaydetti.
“Perakende’nin asıl satış kanalı fiziki mağazalar”
Aynı dönemde e-ticaretin toplam ciroya katkısında kısmi bir gerileme olduğunu ifade eden Sinan Öncel, sözlerini şöyle sürdürdü “Ağustos’a baktığımızda markalarımızın büyük bölümünün toplam cirosunda e-ticaretin payı tek hanelere inmiş görünüyor. E-ticaretteki bu düşüşün konjonktürel bir takım nedenleri olduğunu biliyoruz. Ağustos verilerinin de gösterdiği gibi fiziki mağazaların perakende için asıl satış kanalı olmaya devam edeceğini unutmamamız gerekiyor. Dolayısı ile pandemi döneminin yaralarını sarabilmemiz için AVM ve caddelerdeki mağazalarımızın açık kalması hayati önem taşıyor. Ancak ülke genelinde aşılama konusunda henüz istenen düzeye ulaşamadığımız için sonbaharda yeni bir kapanma riski bizi endişelendiriyor. Bilindiği gibi son aylarda hammadde ve navlun maliyetleri çok arttı. Ülkemizin ekonomik gerçekleri ve tüketicinin alım gücü ortada olduğu için markalarımız maliyet artışlarının önemli bir bölümünü fiyatlarına yansıtamıyor. Ağustos itibarı ile ÜFE ile TÜFE arasında oluşan 26 puanlık fark da omuzlarımızdaki yükün ne kadar ağır olduğunu gösteriyor. Markalarımız bu farkı yönetmekte giderek zorlanıyor. Eğer bir daha kapanma olmaz ve mağazalarımız açık kalabilirse biz bir yandan maliyetlerimizin tüketiciye yansımasını minumum düzeyde tutarken diğer taraftan da pandemi döneminin hasarlarını onarabiliriz.”
“Herkesi aşı olmaya davet ediyorum”
Sinan Öncel, yeni bir kapanmanın sadece perakende ve ülke ekonomisi için değil, 1,5 yıl aksayan eğitimde de telafisi imkânsız sonuçları olabileceğinin altını çizerken, “Eğitimde ve ekonomide daha ağır bedellerle karşılaşmamak için toplumun her kesiminin aşı konusunda duyarlı olması gerekiyor. Çalışanlarımız ve müşterilerimiz başta olmak üzere sırası gelen herkesi aşılarını tamamlamaya davet ediyorum” diyor.
Seyahat, finans ve perakende sektörlerinde satın alma yolculuğu değişti