Ekonomi nasıl? Bir de vatandaştan dinleyin!
Son günlerde sokaktan esnafa, sosyal medyadan ev içi sohbetlerine her yerde gündem: ekonomi! TL’nin her geçen gün daha da kaybettiği değer, alım gücünden yaşam standartlarına dek tüm hayatı etkiliyor. Öyle ki bu durum Ipsos’un toplumun nabzını tutmak adına iki ayda bir gerçekleştirdiği Türkiye Barometresi’ne de yansımış durumda. Toplumun yüzde 75’i tüm dünyada hâlen devam etmekte olan salgının değil ekonominin daha büyük bir problem olduğunu düşünüyor. Araştırma verilerine göre her 10 kişiden 6’sı alım gücünün düştüğünü ifade ederken gelecekten umutlu olanların oranı ise yalnızca 8…
Vatandaş en büyük problem ekonomi diyor!
Eylül ayından itibaren Türkiye’nin en önemli problemi olarak ekonominin belirtilme oranı artıyordu. Ekim ortasına gelindiğinde her 4 kişiden 3’ü ekonomiyi en önemli sorun olarak belirttiği görülüyor. Korona salgınının sorun olarak belirtilme oranı ise her geçen gün daha düşüyor.
Her 10 kişiden 7’si virüsün kendi kişisel ekonomileri için ciddi tehdit oluşturduğunu ifade ediyor
Ipsos Türkiye Barometresi verilerine göre toplumda; ekonominin sorun olarak belirtilmesindeki artışa paralel Koronavirüsün de kişilerin kendi ekonomileri için ciddi tehdit oluşturduğu görüşü yükseliyor. Bugüne gelindiğinde bireylerin yüzde 70’i virüsün kendi ekonomileri için ciddi tehdit oluşturduğunu belirtiyor. Sadece kendi kişisel ekonomileri için değil aynı zamanda Türkiye ekonomisi için de ciddi tehlike oluşturduğu düşüncesi yüzde 87’ye yükselmiş durumda.
“Ekonomi iyi” diyenlerin oranı yalnızca yüzde 15
Bilindiği üzere Ipsos tarafından düzenli olarak yürütülen Türkiye Barometresi’nde her 10 kişiden 6’sı Türkiye ekonomisinin mevcut durumunun iyi olmadığı görüşünde. Araştırmanın son verilerinde ise sadece yüzde 15’lik bir kesim Türkiye ekonomisinin iyi olduğunu belirtiyor.
Toplumun yüzde 60’ının alım gücü azalmış durumda
Yine Türkiye Barometresi çalışmasında her 10 bireyden 6’s alım güçlerinin azaldığını söylüyor. Yüzde 37’lik bir kesim alım güçlerinin değişmediğini belirtirken toplumun yüzde 3’lük kesimi ise alım gücünün arttığını ifade ediyor.
Toplumun yalnızca yüzde 8’i ekonominin geleceğinden umutlu
Şu anki mevcut duruma yönelik olumsuz tablonun yanı sıra bireylerin üçte biri önümüzdeki birkaç ay içinde ekonomilerinin daha kötü olacağını düşünüyor. Kişisel ekonomilerinin iyileşeceğini düşünenlerin oranı sadece yüzde 8.
Ekonominin yükselen ateşi virüs korkusunu da yakıp kavuracak kadar güçlü
- 2020 baharında en önemli sorun tartışmasız olarak Covid-19 salgınıydı. Ancak geçen senenin yaz aylarından itibaren ekonomi ile salgın burun buruna ilerlemeye başladılar. Vaka sayılarının artıp azalması ile paralel en önemli sorun sıralamasında değişimler gözlemliyorduk. Bu yılın bahar aylarından itibaren ekonomi öne geçti, ilk haftalarda daha yakın olan fark zaman ilerledikçe çok net olarak açıldı.
- Yaklaşık 1 ay önce Eylül ortasında yaptığımız Barometre araştırmasında her üç vatandaştan ikisi ülke ekonomisinin durumunu kötü veya çok kötü olarak değerlendiriyordu ve o sıralarda ülkenin en önemli sorunu ekonomidir diyenlerin oranı da yüzde 60 civarındaydı.
- Yine Eylül ortasındaki araştırmamızda her on vatandaştan altısı son 6 ay içinde alım gücünün azaldığını belirtmişti. Yine de o sıralarda vatandaşların yaklaşık yüzde 65’i önümüzdeki dönemde ekonomik durumlarının daha iyi olacağına veya en azından aynı kalacağına inanıyorlardı. Fakat sonrasındaki 1 ay içinde TL, ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 7-8 kadar daha değer kaybetti, enflasyonda da bir yavaşlama gözlemlenmedi. Ve ekim ayı ortalarına geldiğimizde günlük otuz binler civarında seyreden vaka sayısının tüm ürkütücülüğüne rağmen her dört vatandaştan üçü ülkemizin en büyük sorunu ekonomidir demeye başladı. Bizim uzun yıllardır yaptığımız ölçümlerde ekonomi hep en yüksek oranda belirtilen sorunlardan biri olmuştur, ancak yüzde 75 gördüğümüz en yüksek oranlardan biri…
- Elbette umarım yılın geri kalanında olumlu gelişmeler yaşarız. Ancak mevcut durumda ekonominin yükselen ateşi virüs korkusunu da yakıp kavuracak kadar güçlü” dedi.
Araştırma Künyesi
Ipsos tarafından gerçekleştirilen 2011 yılından beri 2 ayda bir sahası gerçekleştirilen Türkiye Barometresi çalışmasının amacı Türkiye’nin nabzını ölçmektir. Araştırma tablet destekli yüz yüze görüşme (CAPI) Yöntemi ile çalışılmıştır. Örneklem; her bir dönemde 18 yaş ve üzeri Türkiye temsili 1320 bireyle görüşme yapılarak oluşturulmuştur. Araştırmanın istatistiki hata payı, % 95 güven aralığında ± %2.5’tir. Araştırma sonuçları, ADNKS 2019 (Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi) 18 yaş ve üzeri nüfusun verilerine göre İBBS 1 (12 bölge), cinsiyet, yaş ile eğitim düzeyi bazında ağırlıklandırılmıştır. Rapordan alıntılanan bölümün ait olduğu saha tarihi; 23 Eylül -18 Ekim 2021.
Üniversite öğrencileri Covid-19’dan değil ekonomiden korkuyor