Bülent Dölek: “Ürünlerin rafta nasıl göründüğü önemli değil”
31 Mart tarihinde hibrit olarak gerçekleşen Türkiye’nin en kapsamlı e-ticaret zirvesi ECHO Summit’in “Omnichannel ve Pürüzsüz eTicaret” oturumunda Yemeksepeti Banabi Genel Müdürü Bülent Dölek; değişen müşteri taleplerine nasıl etkili bir şekilde yanıt verebileceğini ve elbette “h-ticaretin hala çizilen yol haritasını” katılımcılarla paylaştı.
ECHO Summit’in “Omnichannel ve Pürüzsüz eTicaret” oturumunda e-ticaretin değişen dinamikleri ve günün anahtar kelimelerinden biri olan “convenient” kavramı masaya yatırıldı.
Oturumda Yemeksepeti Banabi Genel Müdürü Bülent Dölek; değişen müşteri taleplerine nasıl etkili bir şekilde yanıt verebileceğini ve elbette h-ticaretin (hızlı ticaret) hala çizilen yol haritasını katılımcılarla paylaştı. Bülent Dölek konuyla alakalı, “Fransızlar bir ürünün ‘convenience’ı artarsa fiyatı da artar diyor. Ancak bu teori Türkiye’de çöküyor. Çünkü Türkiye’de ucuzluk marketleri ‘Evinizin 200 metre ötesinde en ucuz market var’ diyor. Yani hem ulaşımı kolay hem ucuz,” diyerek sözlerine başladı ve devam etti:
“McKinsey’de kullandığımız perakende beşgeni denilen bir yapı vardı. Buna göre, bir perakendecinin sunduğu beş değer önermesi vardır: Fiyat, çeşit, convineince, deneyim ve ek servisler. Hiçbir perakendeci beşinde de kazanamaz. Kazanan bir perakendeci olmak için en az ikisinde öne çıkmalısınız. İndirim marketleri deneyim, çeşit ve ek hizmet veremiyor. Ancak fiyat ve convenience tarafında çok iyi. Yani beşte iki yaparak kazanıyor. Bunun tam tersini yapanlar da var. Örneğin, Carrefour Gourmet. Ucuz değil, convenient değil, ama deneyim ve çeşit sunuyor.”
H-ticaretin buradaki boşluktan yararlanarak ortaya çıktığını ve büyüdüğünü belirten Bülent Dölek, “Şu an h-ticaret firmaları hem convenient, hem çeşit fazla hem de bir deneyim sunuyor,” diyerek Yemeksepeti Banabi’nin yarattığı farklı anlattı: “Biz Yemeksepeti Banabi olarak oyunu nasıl değiştiriyoruz? Bizim operasyonumuz 250-300 metrekarelik depolarda gerçekleşiyor. Bugün bir perakendecinin bu boyutta alanlarda operasyon yönetmesi mümkün değil. Ancak biz market değiliz ve içeride müşteri yok; depo da değil çünkü ürünler kolilerde de durmuyor. Burada farklı olan durumlar var. Örneğin, bizde facing diye bir kavram yok. Yani ürünlerin raflarda nasıl göründüğü önemli değil, ne kadar pratik şekilde yerleştirildiği önemli. Siparişinizi aldığımız anda ürünlerin raflardan alınıp paketlenmesi toplam 65 saniye sürüyor.”