Z Kuşağı iş hayatından ne bekliyor?
BOSİAD’ın Z Planı Projesi çerçevesinde Üsküdar Üniversitesi ile birlikte Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde çalışan Z kuşağına yönelik yaptığı araştırmada oldukça çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Gelin verilere birlikte göz atalım…
Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (BOSİAD), Z kuşağını anlamak ve onlarla iş dünyası arasında bir bağ kurmak için Z Planı Projesi kapsamında, Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve İletişim Fakültesi Yeni Medya ve Gazetecilik Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal’ın yönetiminde araştırma gerçekleştirdi. Araştırma, Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde 18-25 yaş aralığındaki, yaş ortalaması 23 olan, 330 mavi ve beyaz yaka çalışan Z kuşağıyla gerçekleştirildi.
Z kuşağı liderlik konusunda iddialı
Araştırmada Z kuşağına kendini nasıl tanımladığı sorulduğunda, ilk sırayı “eğlenceli” (yüzde 55,45), ikinci sırayı “mantıklı” (yüzde 51), üçüncü sırayı “girişimci” (yüzde 49) aldı. Sırasıyla; özgür/maceracı (yüzde 46), önder (yüzde 31,5), lider (yüzde 30), demokratik (yüzde 28), arabulucu (yüzde 21) yanıtları gelirken, itaatkâr tanımı (yüzde 12) son sırada yer aldı.
“Pozitif ve güvenilir” lider tercih ediyorlar
Araştırmada iş yaşamında nasıl bir liderle çalışmak istedikleri sorulduğunda; Z kuşağının “pozitif ve güvenilir” (yüzde 57,6) yanıtı öne çıktı. Diğer tercihleri ise, “akıllı” (yüzde 15,2), “vizyoner” (yüzde 13,9), “işbirlikçi” (yüzde 9,1) ve “emin” (yüzde 4,2).
Farklılıklara hoşgörülü yaklaşıyorlar
Farklılıkları kabul ölçeği sonuçlarına göre, çalışan Z kuşağının farklılıkları yüksek seviyede benimsedikleri kaydedildi. Alt boyutlar incelendiğinde, farklı dini/etnik yapıları, farklı dış görünüşleri ve farklı düşünceleri kabul seviyelerinin yüksek olduğu ortaya çıktı. Bu sonuçlara göre, Z kuşağı farklı dini/etnik yapıdaki kişilerle aynı ortamda bulunmakta, onlarla iş yapmakta ya da arkadaş olmakta bir sorun görmüyor.
Yine faklı dış görünümdeki, kıyafet tarzı farklı olan, dövmesi olan, piercing gibi yüzünde takıları olan kişileri hoş görüyor ve onlara karşı rahatsızlık duymuyorlar. Farklı düşünceleri, fikirleri kabul seviyeleri de oldukça yüksek. Ölçümlerin cinsiyete göre farklılaşması analiz edildiğinde; farklılıkları kabul seviyesi kadınlarda daha yüksek seyrediyor. Yani kadınlar farklılıkları daha fazla tolere ediyor.
Beyaz yakalılar iş şartlarını önemsiyor
Mavi yakalı ve beyaz yakalı olan Z kuşağı mensupları arasındaki farklılaşmalar incelendiğinde; mavi yakalıların beyaz yakalılara göre çalışma hayatında daha çok geleneksel değerleri benimsediği dikkat çekiyor. Mavi yakalılara göre işlerine daha çok önem veren beyaz yakalılar iş şartlarını da daha çok önemsiyor.
Farklılıkları kabul seviyesi ise, beyaz yakalılarda daha yüksek. Farklı dini etnik yapıları, düşünceleri ve dış görünümleri beyaz yakalılar mavi yakalılardan daha fazla hoş görüyor.
Esnek iş tercih edenlerde sosyal medya kullanım seviyesi yüksek…
İş başvurusunda bulunmak için motivasyon türüne göre, sosyal medya kullanım seviyesi ve farklılıkları kabul seviyesi farklılaşıyor. Buna göre, esnek işi tercih edenlerin sosyal medya kullanım seviyesi daha yüksek. Maddi olarak iyi maaş tercih edenlerin de sosyal medya kullanım seviyesinin yüksek olduğu göze çarpıyor.
En düşük sosyal medya kullanım seviyesi topluluk/ekip işini tercih edenlerde mevcut.
Böylece, sosyal medyayı az kullananların ekip işine olumlu bir tutum sergilediği ortaya çıkarken, esnek çalışma, iyi maaş ve eğlenceli bir iş, Z kuşağının sosyal medya kullanımını da devam ettirebileceği çalışma şekli olarak öne çıkıyor.
Esnek çalışma, iyi maaş, eğlenceli iş
Benzer şekilde esnek çalışmak isteyenlerle iyi bir maaşı tercih edenler, sosyal medyada kendilerini daha yetkin buluyor. Birlikte çalışmak yerine, bireysel ve esnek çalışma şekli ve iyi maaş, sosyal medya sürekliliğiyle birlikte Z kuşağının çalışma motivasyonunu artırıyor.
Esnek çalışmak istediğini belirten Z kuşağının farklılıkları kabul düzeyi diğer iş tercihi motivasyonlarından yüksek bulundu. Esnek çalışmak isteyenlerin özellikle farklı dış görünüşlere ve farklı görüşlere olan toleransı da anlamlı düzeyde yüksek. Yani sonuçlar, yeniliğe açıklık ve farklılıkları hoş görme arasında belirgin bir bağlantı mevcut.
Sosyal medya sürekliliği ise Z kuşağının eğitim ve yeni beceriler geliştirmesini tetikleyen en büyük motivasyonlardan biri olarak öne çıkıyor.
Topluluk/ekip işi tercih edenlerin sosyal medya kullanım sürekliliğinin daha düşük ve buna bağlı olarak farklı dini/etnik yapıları kabul düzeylerinin ise düşük olduğu kaydedildi. Sonuç olarak sosyal medyayı daha az kullananlar, ekiplerinde farklılıkları daha az tolere edenler.
Z kuşağı öncelikle fikirlerine değer verilmesini istiyor
Araştırma verileri iş yerinde fikirlerine önem verilmediğini belirtenlerin iş yaşamında aidiyetten uzaklaştığına ve iş değişikliğini tercih ettiğine işaret ediyor. Yüzde 76 oranındaki Z kuşağı, yüksek maaşa rağmen fikirlerini özgürce belirtemediği bir iş yerinde çalışmak istemediğini belirtiyor.
İş yerinde hiyerarşi, sosyal medyada rahatlık
Farklılıklara hoşgörüsü yüksek Z kuşağının, hiyerarşiye de hoşgörülü olduğu görülüyor. Hiyerarşiden rahatsız olanların (yüzde 17,6) farklılıkları kabul/tolerans seviyesi de düşük seyrediyor. Buna göre, çevresindeki farklılıkları kabul etmeyenlerin, hiyerarşiyi de kabul etmediği söylenebilir. Yüzde 30,6’sı ise bu konuyu daha önce düşünmediğini belirtti.
Hiyerarşi beni rahatsız eder diyenlerin sosyal medyada kendini anlamlı düzeyde yetkin bulduğu da verilere yansıyor. Yani, hiyerarşi istemeyen Z kuşağı sosyal medyanın rahatlığını tercih ediyor.
Öğrenim düzeyi arttıkça kurallar istenmiyor
Öğrenim düzeyine göre yapılan incelemelerde, ilköğretim öğrenim düzeyinde olanların çalışma hayatında geleneksel değerleri benimsediği, üniversite düzeyindekilerin ise çalışma hayatında anlamlı düzeyde geleneksel değerlerden uzak olduğu ortaya çıkıyor. İlköğretim düzeyindeki Z kuşağının iş aidiyetinin yüksek olduğu ve kuralları daha çok benimsediği görülüyor. Kurallara uyma boyutunda ise üniversite öğrenim düzeyindekilerin yüksek puan alarak geleneksel değerlerden uzaklaştığı, ilköğretim düzeyindekilere göre kurallara uymaktan ziyade esnek çalışmayı benimsiyorlar.
Home ofis mi aidiyet mi?
Home ofis isteme durumunun çalışma hayatında tutumları farklılaştırdığı görüldü. Buna göre home ofis her koşulda isterim, mesleğime uygun olduğu için isterim, iş yoğunluğuma paralel olarak isterim diyenler iş yaşamında geleneksel değerlerden uzaklar ve iş şartlarını, iş aidiyetinden daha fazla önemsiyor. Home ofis çalışmayı tercih eden Z kuşağı mensupları, daha iyi şartlarda iş bulduğunda iş değişikliğine öncelik vereceğini belirtiyor.
İş yeri iletişimi için de sosyal medya
Sosyal medyayı sürekli kullanan Z kuşağının iş yeri iletişimi tercihi de yine sosyal medya. Bu kişilerin yüz yüze iletişim yerine mail (e-posta) tercih ettiği, telefon konuşması yerine sosyal medyayı tercih ettiği, kısacası elektronik ortamdan yana oldukları görülüyor. E-posta gibi elektronik ortamda iletişim kurmayı tercih eden Z kuşağının farklılıklara toleransı da yüksek. İş yerinde geleneksel değerleri benimseyen Z kuşağı ise, yüz yüze görüşmeyi tercih ediyor (yüzde 41,8).
Başarıya maddi ödül isteniyor
Özgün bir proje yapıldığında en çok ne şekilde ödüllendirilmek istendiğine göre, farklılıklar bulundu. Takdir edilmeyi isteyenler (yüzde 22) ya da terfi isteyenler (yüzde 26), maddi hediye ve ek maaş isteyenlere (yüzde 34,6) göre daha yüksek aidiyet duygusu besliyor. Başarının maddi bir hediye ya da ek maaşla ödüllendirilmesini isteyen Z kuşağı mensupları, esnek çalışmaya ve iş aidiyetinden ziyade iş şartlarına önem veriyor.
Z kuşağına göre “esnek çalışma stresi azaltıyor”
İş hayatında stresi azaltmak için ne yapılabilir sorusuna “esnek çalışma saatleri” (yüzde 17,3) ve “iş yükünün azaltılması” (yüzde 18,2) diyenler anlamlı oranda diğerlerinden farklılaşıyor. Buna göre bu önerilerde bulunanların çalışma hayatında kuralları benimsemediği/geleneksel değerlerden uzak olduğu ortaya çıkıyor.
Z’lerin iş motivasyonu: “Heyecan”
Araştırmada, Z kuşağı iş yerindeki ilk motivasyon kaynağını “Heyecan duyduğum bir iş olması” (yüzde 30,3) olarak ifade etti. İkinci sırada gelen motivasyon ise “Maddi destek sağlanması” (yüzde 23,6) oldu. “Takdir edilmek” (yüzde 15) ve “Eğlenceli olması” (yüzde 8,5) da öne çıkan motivasyon kaynakları arasında yer aldı.
Z kuşağı’nın nabzı Instagram’da atıyor
Araştırmaya katılan Z kuşağının birinci sosyal medya tercihi Instagram (yüzde 69,4) oldu. İkinci sırada, yüzde 13 ile YouTube, üçüncü sırada ise yüzde 7 ile Twitter yer alıyor. Z kuşağının Facebook kullanım oranı ise oldukça düşük (yüzde 6,4).
Kuşaklar arasındaki uyum ve çatışma iş hayatına damgasını vuracak