Sırlarımızı dijitale emanet ettik, kapana kısıldık
YouGov’un ABD, İngiltere, Avustralya ve Singapur’da 18 yaş üstü 6.773 kişi ile gerçekleştirdiği araştırmanın verilerine dayanan ve Imperva tarafından yayımlanan “No Silver Linings” raporu, giderek daha dijital hale gelen bir dünyada tüketicinin kendini kapana kısılmış hissettiğini ortaya koyuyor. Rapora göre sırlarla dolu olan dijital dünya, pek çok kişinin aile, arkadaşlık ve ilişkilerini bitirebilecek güçte. Peki ama açığa çıkmasından korkulan bu sırlar neler?
Araştırmadaki dikkat çeken veriler şöyle;
- Yetişkinlerin yüzde 16’sı cinsel fantezilerini veya fetişlerini,
- yüzde 14’ü cinsiyetçi, ırkçı, homofobik veya diğer rahatsız edici yorumları,
- yüzde 12’si madde bağımlılığını ve yüzde 10’u partnerini aldatmasıyla ilgili detayları bir bulut mesajlaşma hizmetinde veya uygulamasında paylaştığını itiraf ediyor.
Dijital sırlar hangi ilişkileri tehdit ediyor?
Hal böyle olunca da katılımcıların yüzde 79’u, çevrimiçi paylaşımları sızdırılırsa ciddi sonuçlarla karşılaşabileceklerini düşünüyor. Neredeyse yarısı (yüzde 47), bu durumun arkadaşları veya aileleriyle ilişkilerini mahvedeceğini, yüzde 39’u ruh sağlıklarını etkileyeceğini ve yüzde 28’i şantaja maruz kalacağını söylüyor.
Markalar da tüketicinin güvenilmezler listesinde…
Markalar perspektifinde baktığımızda da benzer sonuçlar var. En değerli ve hassas verileri işleyen sektörler bile tüketicilerin gözünde güvenilmez. Katılımcıların yalnızca yüzde 37’si finansal hizmetlere, yüzde 33’ü sağlık hizmetlerine ve yüzde 29’u devlet kuruluşlarına güvenirken, yalnızca yüzde 5’i perakendecilere güveniyor. Tüm tüketicilerin üçte birinden fazlası (yüzde 35), bu sektörlerin hiçbirinin verilerini koruduğuna inanmıyor.
Genç yetişkinler veri paylaşımı konusunda daha rahat
Dikkat çeken bir diğer veriyse genç yetişkinlerin (18 – 24) verilerini çevrimiçi olarak paylaşma konusunda daha rahat hissetmeleri. Ayrıca genç yetişkinlerin zihinsel sağlıklarıyla ilgili bilgileri açık bir şekilde paylaşma olasılıkları iki kat daha fazla. Veri hırsızlığının finansal etkisi konusunda diğer yaş gruplarına oranla daha az endişeleniyorlar. Bununla birlikte, bu nesil çevrimiçi itibarlarından endişe duyuyor: yüzde 15’i birinin sosyal medya hesabını ele geçirmesinden ve yüzde 21’i ise deepfake teknolojisinden endişe duyuyor.