Dünyanın en uzun uyuyan ülkeleri açıklandı! Peki, en uykucu ülke hangisi?
B2Press’in Dünya Uyku Günü dolayısıyla derlediği verilere göre, dünyanın en çok uyuyan ülkeleri arasında Yeni Zelanda, Finlandiya ve Hollanda yer alıyor. Türkiye genelindeki insanların neredeyse yüzde 50’si günde 8 saat uyuduğunu ve bu sürenin hafta sonları 10 saate çıktığını belirtiyor.
Her yıl mart ayının 3’üncü cuma günü olan Dünya Uyku Günü’nün gelmesiyle birlikte insan vücudunun hem zihinsel hem de fiziksel sağlığının önemli bir parçası olan uykuya dair süregelen öneri ve tartışmalar gündemdeki yerini tekrar alıyor. Yaygın görüşlere göre, insan bedeninin ihtiyaç duyduğu ortalama uyku süresi 8 saat olarak dile getirilirken, Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) araştırması ise en çok uyuyan ülkelerin haritasını çiziyor.
Online Bülten ve PR Servisi B2Press’in incelediği verilere göre, 7 saatin üzerinde uyku süresiyle dünyanın ilk beşinde Yeni Zelanda, Finlandiya, Hollanda, Avustralya ve Birleşik Krallık bulunuyor. Onları Belçika, İrlanda ve Fransa takip ediyor. Ülkemizde ise durum benzer bir seyir izliyor. Türkiye Uyku Araştırması’na göre ülkemizin neredeyse yarısı günde 8 saat uykuyu tercih ederken, bu süre hafta sonları 9-10 saati buluyor. Ankete katılanların her 2 kişiden 1’i ise sabahları enerjik uyanmadığını belirtiyor.
Pandemi uyutmadı
Yaşam tarzı, çevresel koşullar ve psikolojik süreçler gibi durumların uyku düzenini birebir etkilediğine dikkat çeken Online PR Servisi B2Press, COVID-19 salgınının dünya genelindeki birçok insanın uyku problemi yaşamasına neden olduğunun altını çizerek, pandemi sürecinde her 4 kişiden 1’inin uyku sorunu yaşadığını bildiriyor. Bu problemi “koronasomnia” olarak adlandıran uzmanlar ise salgın sürecinde uyku bozukluklarının arttığını vurguluyor. B2Press kadınların uykusuzluk riskinin erkeklere göre yüzde 40 daha fazla olduğunu öne çıkarırken, uyku yoksunluğu çeken ülkelerin ilk sıralarında ise Güney Kore ve Suudi Arabistan geliyor.
İnsanlar rüyalarında en çok ne görüyor?
Toplam uykunun yüzde 20’sini oluşturan REM uykusunu tamamlayabilen insanlar, her gece uykusunun yaklaşık 2 saatini rüya görerek geçirebiliyor. B2Press’in incelediği araştırmalar ise dünya genelinde insanların en çok hangi rüyaları gördüğüne dair ilgi çekici detayları ortaya koyuyor. Toplam 185 ülkede gerçekleştirilen incelemelerde dünya çapındaki 19 ülkede görülen ve araştırılan rüyalarda “köpekler” öne çıkarken, onu hamilelik, yılanlar ve seyahatle ilgili rüyalar izliyor. Türkiye’de ise rüyaların konusu ağırlıklı olarak doğa olurken, kişiler birçoğu da rüyasında bahçe işleriyle uğraştığını görüyor.
Okumak için tıklayın: Dünya mışıl mışıl uyurken Türklerin uykuları kaçıyor
Peki, dünyada uyku alışkanlıkları bu şekilde seyrederken kaliteli uykunun kodları neler? Gelin bu konunun detaylarını da Yataş Bedding Pazarlama Direktörü Selmin Gündoğdu‘dan dinleyelim.
Türkiye’deki uyku alışkanlıklarıyla ilgili sizin verileriniz neler söylüyor?
2020 yılında Türkiye’nin uyku alışkanlıklarını belirlemek ve iyi uykuya dair farkındalık yaratmak hedefiyle Türkiye Uyku Araştırması’nı gerçekleştirmiştik. Bu araştırmanın sonuçlarına göre Türkiye’nin yarısına yakını günde 8 saat uyuduğunu söylüyor. Yatış saati ortalama gece 12.00 iken, kalkış saati ise 07.00-08.00 arasında değişiyor. Orta yaş ve üstü kişiler ise 7 saatlik uykuyu kendileri için yeterli görüyor. Hafta sonları ise uyku sürelerimiz artıyor 9-10 saati bulabiliyor. Araştırma, ideal uyku süresini yakalamalarına rağmen Türkiye’nin yarısından fazlasının “Sabahları dinlendim hissi ile uyanmadığını ortaya koyuyor musunuz” soruna “Evet” diyemiyor. Her 2 kişiden 1’i “Sabah uyandığınızda enerjik oluyor musunuz” sorusuna “Hayır” diyor.
Araştırmadan çıkan en ilginç sonuçlardan biri de yüzde 83’lük bir oranın uyku sorunu yaşamadığını söylemesi oldu. Uykuyu engelleyen sorunları sorulduğunda ise yüzde 12 horlama, yüzde 3 insomnia (uykusuzluk hastalığı), yüzde 3 huzursuz bacak sendromu, yüzde 1 ise uyku apnesi yaşadığını belirtti. Araştırma tüm bu sorunları bir uyku problemi olarak görmediğimizi, sağlıklı bir uyku uyumadan, iyi uyuduğumuzu düşündüğümüzü gözler önüne serdi.
Türkiye’de 4 kişiden 1’i bel veya sırt ağrısından şikayet ediyor. Bu sorundan muzdarip olan kişiler ise ağırlıkla kadınlar ve 35-60 orta yaş üstü… Kadınlar bu ağrıları hastalıklara, erkekler ise ağır kaldırmaya bağlıyor. Bel ve sırt ağrısı yaşayan 4 kişiden 1’i sorunun yatak olabileceğini söylüyor. Ama bu düşünce yaşadığı ağrı kronikleşene kadar insanları yatağını değiştirmek konusunda harekete geçirmiyor.
Araştırmalara baktığımızda kimi ülkelerin oldukça uzun uyku süreleriyle öne çıktığını görüyoruz. Bu anlamda uzun ve rahat uykunun insanlar için kritik önemi nedir?
Eğer hayatımızda yeterli ve sağlıklı bir uykunun varlığından söz edemiyorsak maalesef sağlıktan da söz edemiyoruz. Çünkü uykunun bizim için sayısız faydası var. Örneğin vücudumuz biz uykudayken kendini yeniliyor, hücreler onarılıyor, hormon salınımını düzenleniyor. Kalp sağlığını koruyor. İyi bir uyku hafızamızı kuvvetlendiriyor, bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor. Sağlıklı bir hayat sağlıklı bir uykudan geçiyor.
Söz konusu uyku olduğunda elbette ki en önemli konulardan biri de yatak seçimi oluyor. Rahat ve konforlu bir uyku için tüketiciler yatak satın alırken nelere dikkat etmeli?
Her şeyden önce yatağınız vücut tipinize ve uyku alışkanlıklarınıza uygun olmalı. Ayrıca kaliteli ve güvenli malzemelerden üretilmiş olması, alerjen içermemesi de çok önemli. Ancak maalesef yatak alırken doğru ürünü seçme konusunda bilinçli değiliz. Biz de bu nedenle tüketicilere Smart Match Doğru Yatak Bulma Sistemi’ni sunuyoruz. Çeşitli araştırma ve algoritmalar kullanılarak Yataş uyku laboratuvarında geliştirilen Smart Match ile tüketicilerin kendileri için en doğru ürünü en doğru ürünü kolayca bulabilmelerini sağlıyoruz. Sadece beş dakika süren bu dijital anket sayesinde müşterilerimiz kişisel bilgileri ve uyku alışkanlıklarına dair soruları cevaplayarak Yataş yatakları içerisinde kendi vücut tipi ve uyku alışkanlıklarına en uygun yatağı kolayca bulabiliyor.
Siz Yataş olarak uyku konforunu arttırmak adına ne tür yeniliklerle tüketicinin karşısına çıkıyorsunuz?
Yataş olarak iyi bir uyku için her zaman dört şartın gerçekleşmesi gerektiğini söyleriz:
- Doğru omurga desteği
- Eşit basınç dağılımı
- İdeal mikro iklim
- Hijyenik uyku yüzeyi
Ar-Ge Merkezimiz, bu dört şartı yerine getiren inovatif ürünler ve yeni teknolojiler üzerine çalışıyor. Yumuşak ve sert iki farklı sertlik derecesini aynı yüzeyde buluşturan Hard&Soft Yatak, kumaşın içinde yer alan karbon teller sayesinde vücutta biriken statik elektriği alan anti-stress yastık, yorgan ve alezlerimiz bu inovatif ürünlerden sadece birkaçı…
Uyku sağlığının çok önemli olduğunu biliyoruz. Sizin bu konudaki çalışmalarınız neler? Ne gibi bilinçlendirme çalışmaları yapıyorsunuz? Uyku teknolojisi deyince aklımıza ne gelmeli? Yataş’ın bu alanda ne gibi çalışmaları var?
Türkiye’de Yataş denildiğinde çoğu kişinin aklına yatak ve uyku geliyor. Adı uykuyla özdeş bir marka olarak uykunun önemi, uyku-sağlık ilişkisi konusunda toplumda bir bilinç oluşturmayı görevimiz biliyoruz. Yani sadece kalite ve konforu ileri teknolojiyle birleştiren ürünler sunmakla kalmıyor, farklı disiplinlerde uzmanlaşmış doktor ve danışmanlardan oluşan Yataş Uyku Kurulumuzla uyku konusunda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz.