Fiyat algısının sosyal yansımaları: “Herkes zengin, bir ben mi fakirim?”
Bir ürünün pahalı mı yoksa uygun fiyatlı mı olduğu, yalnızca etiketle değil, sosyal çevre ve bireyin ekonomik durumuyla de şekilleniyor. Arkadaşlar arasında aynı ürüne yönelik farklı fiyat algıları, gelir farklarının sosyal etkilerini gözler önüne seriyor. Bu durum, bireylerin yalnızca tüketim alışkanlıklarını değil, sosyal ilişkilerini ve kendilerine dair algılarını da değiştiriyor. Ancak, herkes için tek gerçek: Bütçeye uygun davranılmadığında ortaya çıkan kaçınılmaz zorluklar. Twentify Araştırma’nın yapay zeka destekli araştırma platformu Quals.ai ile gerçekleştirdiği Enflasyon Günlükleri’nde “sosyal fiyat” algısı mercek altına alındı…
Fiyat algısı farklılıkları
Fiyat algısı, katılımcıların sosyal çevreleri ve ekonomik durumlarına göre değişiklik gösteriyor. Çoğu katılımcı, arkadaşlarının veya çevrelerinin kendilerinden farklı algılara sahip olduğunu belirtiyor.
“Arkadaşımın bir ürünü uygun fiyatlı bulması onun daha iyi bir ekonomik duruma sahip olmasından kaynaklanabilir.”29 yaş, Kadın
“Çevrem fiyatlara adapte oldu, gelirleri benden daha fazla.” 47 yaş, Erkek
Maddi durum kıyaslaması
İnsanlar fiyat algıları yüzünden kendi gelirlerini sosyal çevreleriyle kıyaslama eğilimine giriyor. Sosyal çevreleri kendilerinin pahalı buldukları bir ürünü uygun fiyatlı olarak değerlendirdiğinde bu kişiler kendi gelirlerinin düşük olduğunu düşünüyor.
“Arkadaşlarımın ekonomik durumu benden iyi diye düşünüyorum.” 36 yaş, Erkek
“Tek maaşla ev geçindiren bir insanım, dolayısıyla birçok ürün bana diğer insanlara geldiğinden daha pahalı geliyor.” 47 yaş, Erkek
Sosyal kopuş
Sosyal çevre, katılımcıların harcama alışkanlıklarını ve ürün değerlendirmelerini etkileyebiliyor. Bazı katılımcılar, çevrelerinden etkilenerek harcama kararlarını değiştiriyor ya da sosyal çevrelerinden kopmaya başlıyor.
“Sosyal çevremden kopmaya başladığımı hissediyorum.” 26 yaş, Kadın
“Arkadaşlarımla aramda ekonomik farkların yarattığı mesafe, sosyalleşme isteğimi de azaltıyor.” 36 yaş, Kadın
İçsel çatışma
Sosyal çevrenin ürünlerin fiyatlarıyla ilgili algıları tüketicilerin zaman zaman içsel çatışmalar yaşamasına neden oluyor. Bu çatışma gelir seviyesinin gözden geçirilmesine, enflasyonun gerçek etkisinin anlaşılmasına ve ihtiyaca göre ürüne değer biçilmesine kadar birçok farkındalığı beraberinde getiriyor.
“İçsel çatışma yaşıyorum, bazen bas parayı al diyorum ama ay sonu zor geliyor. Herkes zengin bir ben mi fakirim? diyorum.” 32 yaş, Kadın
“Bazen neye ihtiyacım olduğunu gerçekten sorguluyorum ve kendimle çatışıyorum.” 27 yaş, Erkek
Gençler çevrelerinden daha çok etkileniyor
Sosyal çevre, her yaş grubundan katılımcının harcama alışkanlıkları ve fiyat algıları üzerinde belirli bir etkiye sahip. Ancak, genç tüketiciler sosyal çevreden daha fazla etkilenme eğilimindeyken, yaşlı katılımcılar daha bağımsız davranma eğiliminde.
“Arkadaş çevremle daha fazla zaman geçirdikçe, algılarım onlara benzemeye başlıyor. Bu da bazen düşündüğümden daha fazla harcama yapmama neden oluyor.” 19 yaş, Kadın
“Çevrem fiyatlara adapte oldu, geliri daha fazla. Ben daha dikkatliyim, eskiden çıktığım sosyalleşmelere gidemiyorum. Daha önceki harcamalarımı azaltarak, kendi bütçemi korumaya çalışıyorum.” 47 yaş, Erkek
Tek gerçek: Bütçe
Sosyal çevre ve özellikle yakın arkadaşların bir ürünün fiyatı üzerindeki yorumları tüketicilerin kararını etkiliyor gibi görünse de değerlendirmede en önemli kriter bütçe oluyor. Karar verme süreci kalite, uzun ömürlülük ve ihtiyacın önemi üzerinden şekilleniyor.
“Arkadaşlarım ucuz bulup al da dese, bir ürünün değerini belirlerken ne kadar ihtiyacım olduğu ile orantılı yorum yaparım.” 68 yaş, Kadın
“Fiyat performans açısından belirliyorum ya da ihtiyacıma göre şekilleniyor.” 36 yaş, Erkek
Sonuç olarak…
Tüketici fiyat algısını oturtmak, yapamadığı alışverişleri anlamlandırmak ya da yaptığı harcamaları meşrulaştırmak için sosyal destek arıyor. Sosyal çevrenin algısı her zaman beklendiği gibi olmadığından gelir durumuna dair özgüven kaybı, sosyal çevreden kopuş ve içsel çatışmalar ortaya çıkabiliyor. Yaşı daha ileri tüketiciler geçmiş tecrübeler sonucu daha sıkı durmaya çalışırken gençler bazen kontrolü kaybettiklerini belirtiyor. Sonuç olarak bütçeye uygun karar verilmediğinde yaşanan zorluklar acı bir gerçeklikle ayakları tekrar yere bastırıyor.