Gençlere çekici gelen işveren olmanın formülü!
Kendisinden sonraki jenerasyonu beğenmemek, onları kendi değer yargılarıyla sınırlandırmaya çalışmak bilinen en eski tarihi ile Milattan Önce 350 yılından bu güne dek sürüyor.”Bugünlerde gençler kontrolden çıkmış durumda. Kaba bir şekilde yemek yiyorlar, yetişkinlere karşı saygısızlar, ebeveynlerine karşı çıkıyorlar ve öğretmenlerini sinirlendiriyorlar”; bu sözler hepimizin yakından tanıdığı Aristoteles’e ait. Aradan geçen binlerce yıla rağmen bu yaklaşım pek de değişmedi. Ancak ilerlemek isteyen şirketlerin gençleri yargılaması değil, onları anlamasıve ardından da onlarla sağlıklı bir iş birliğ kurması şart. Bugüne dek şirketlerin gençlerden neler beklediğini çok kez dinledik, gelin şimdi bir de Universum’un “En Çekici İşverenler Araştırması” ile gençlerin şirketlerden neler beklediğine bakalım…
Genç yetenek araştırmalarının küresel lideri Universum tarafından 40 ülkede, 3.351 üniversiteden 1.179.904 katılımcı ile gerçekleştirdiği En Çekici İşveren araştırmalarının Türkiye etabının sekizinci yılı tamamlandı. Bu yılki araştırmanın yanıt seti, ülkenin önde gelen 55 üniversitesinin İktisadi İdari Bilimler, Mühendislik, Bilişim Teknolojileri, Fen Bilimleri, Sağlık, Tıp, Edebiyat, Hukuk, Eğitim ve Sosyal Bilimler öğrencilerinden oluşan toplam 54.597 öğrenci ve ortalama 4,3 yıl iş deneyimi olan 17.025 genç profesyonelden edinilen içgörülerle oluşturuldu.
Gençlerin kariyer profillerinde dikkat çekici değişimler
Araştırmada yer alan sonuçlardan bazıları şöyle;
- Türkiye’nin üniversite öğrencisi gençliğinin kariyer profillerindeki en dikkat çekici değişim, uluslararası çalışma fırsatlarının daha da fazla önceliklendirilmiş olması. Önceki yıllarda ilk sıralarda çıkan Kariyerci ve Avcı profilleri, yerini Çokulusçu profile bırakmış durumda.
- Kariyer profillerine kuşak bazlı olarak bakıldığında geçtiğimiz yıl gözlemlenen trend devam etmekte; Z kuşağının Çokulusçu profili Y kuşağının epey önünde.
- Profil analizinde dikkat çekici biçimde karşımıza çıkan uluslararası fırsatlar peşinde olan öğrencilerin oranındaki artış, araştırmanın farklı bölümlerinde de kendini doğruluyor. Öğrencilerin yüzde 78’i ve genç profesyonellerin yüzde 76’sı Türkiye dışında kariyerlere sahip olmak istiyor.
- Araştırmaya katılan 17.025 genç çalışanın yarısı Pazartesi günleri işe enerjik gittiğini söylüyor.
- Araştırmanın 8. yılında, bir kez daha, gençlerin işveren olarak seçecekleri şirketlerden en önemli beklentilerinin eğitim ve gelişime yatırım olduğu görülüyor.
- Şirketlerin, çalışanlarının gelişimlerine yatırım yapması Türkiye’de en önemli işveren markası ayrıştırıcısı.
- Türkiye’nin gençlerinin potansiyel işverenlerine ulaşmakta en sık kullandıkları kanallar yüzde 96 ile dijital mecralar.
- Araştırmaya katılan öğrencilere, en çok geliştirmek istedikleri yetkinlikleri sorulduğunda; zaman yönetimi, esneklik, iletişim ve takım çalışması yanıtları öne çıkıyor.
Geleceğe yatırım yapmak ve önümüzdeki yılların stratejilerini oluşturmak adına araştırmayı merakla bekleyen pek çok firmanın olduğunu belirten Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı & Universum Orta Doğu Direktörü Evrim Kuran: “Türkiye’nin üniversiteli gençleri için en çekici işverenler araştırmamızın sekizinci yılında, yetmiş binden fazla gence kulak verdik. Bu yıl araştırmamızı kapattığımız Mart ayı, tüm dünyada işe ve yaşama dair yeni bir paradigma yaratılmasına sebep bir tarihi işaret ettiği için, 2020 araştırmamızın eski normalin son içgörüleri olduğuna inanıyorum. Ara dönem nabız yoklamalarımızda edindiğimiz kanılara bakılacak olursa, 2021 yılı işveren markalarına, liderlere, kurumlara sanırım evvelce duymaya alışkın olmadıkları mesajlarla gelecek” dedi.
Sözlerine 2020 araştırmasının bir mihenk taşı olduğunu belirterek devam eden Kuran, “Eski normal ve yeni normalin arasında bir ayraç. Dünya çapında bir milyondan fazla gençle gerçekleştirdiğimiz bu araştırma ile gençler ve kurumlar arasında köprüler kurmak, iş yaşamını daha anlamlı bir yer haline getirmek için çalışıyoruz. Türkiye ekibi olarak bu misyonun sorumluluğunu daha derinden hissettiğimizi söylemek zorundayım. Türkiye’nin üniversiteli gençliğine dair işverenler, liderler, eğitim kurumları ve kural koyucular için genç nüfusta istihdam edilebilirliğin artmasını sağlayacak çözümler geliştirilmesine baz teşkil edecek veriler ortaya koyabilmek en önemli amacımız.” dedi.