İşte Mark Tungate başkanlığındaki EPICA’da yaşananlar!
Bu yıl 27’ncisi yapılıyor EPICA’nın. İsminde geçen Avrupa tanımının ötesine geçen yarışmada Hidistan’dan Hong Kong’a, Amerika’dan Tunus’a kadar pek çok ülkeden iş yarışıyor. Değişiklik sadece EPICA’nın kapsama alanında değil. 26 yıl önce EPICA’yı düşünen Andrew Rawlins emekliye ayrıldı. Şimdi EPICA’nın sahibi AdForum. Bildiğiniz üzere AdForum dünyadaki tüm işleri bir arada görebileceğiniz kapsamlı portallardan biri. Geçtiğimiz 26 yıl jüriyi host eden Rawlins’in yerine artık EPICA kitaplarını yazan, reklam, moda ve medya içerikli kitaplarıyla sektörümüzün yakından tanıdığı Mark Tungate var.
46 ülkeden 540 ajansın 3 bin 397 iş gönderdiği 2013 EPICA’da Türkiye’den 12 ajanstan 96 iş yarışıyor. En çok işi Fransa 557, İngiltere 438 ve İsveç 328 göndermiş. 15 kategoride yarışan işlerin sektörel ayrımları da var. Jüri, çalışmaya sabah 08.30’da başlıyor ve yemek arası dahil 19.00’a kadar devam ediyor bu yani yaklaşık 10 saat reklam izleniyor. Ülkemizde reklam yayınlanmaya başladı mı kanal atlayanları sevgiyle hatırlıyorum. Bütün bu izlemeler dünyanın nabzını tutmama neden oluyor. Küresel bir içgörüye sahip oluyorum. Bizim uğraştıklarımızla diğerlerinin meselelere nasıl baktığını öğreniyorum. Sahiden ve taammüden ötekileşiyorum, ötekileştiriyorum. Söylemim yaratıcılıktan yana değil elbette yaşamı nasıl algıladıklarından…
Viral uzunluğunda TV reklamları
Bu yılki işlerden bir iki de not ekleyeyim; İşlerde öyle olağanüstü, çarpan bir yaratıcılık şahsen göremedim. (Pesimist miyim neyim? Hostumuz Mark Tungate ve 13 yıldan bu yana sıra arkadaşım Lürzer’s Archive Genel Yayın Yönetmeni Michael Weinzetti’ye de fikrini soracağım. Her ne kadar hepsini gördüm diyerek öfleyip pöflediyse de!)
TV reklamları kısa film tadında, nedense çok uzun. Acaba TV deyip viralleri mi gönderdiler diye aklımdan geçiyor.
Viral iseler neden bu kadar büyük bir prodüksiyon yapmışlar diye sorguluyorum. İnanamazsınız ya da inanırsınız, bilemedim!
Bir de küçük kazanma hilesi; bir kampanyanın her mecrasını ayrı ayrı kategorilerde yarıştırmak jüri üyelerinin aklında kalmak demek. Basında kaçırdın mı açıkhavada yakalıyor seni özgün fikir. Olmadı televizyon filmi o da olmazsa internet. Bizden gelenleri bir kez görebildim.
Perşembe akşamı her zaman olduğu üzere Tie Break için toplanıyor jüri. Bu, “gözden kaçan iyi işler için son fırsat” anlamına geliyor. Aklımda bizden işler var eğer finale kalmadılarsa kendi wild card’mı kullanacağım. Paris’te herkes dışarıdayken sektör bizden hizmet bekler deyip toplantıya gidiyorum. 22 Kasım Cuma kazananların açıklanacağı zorlu gün. Jüri tam gün içerde… Akşam taze ve sevindirici haberler vermek dileğiyle…
Günseli Özen Ocakoğlu