Kısıtlamaların kalkması tedirgin ediyor ama evlerde de duramıyoruz!
Uzun zamandır kısıtlamalarla yaşamaya alıştık fakat bu durumun hem ekonomik hem sosyal hem de psikolojik bazı sonuçları oldu. Uzun bir süre olmaya da devam edecek gibi görünüyor. Kısıtlamaların gevşetilmesinin hemen ardından Covid-19 Risk Haritası’ndaki kırmızı yoğunluğu göz korkutsa da belli ki kısıtlamalardan gerçekten bunalan bir kesim var. Ipsos tarafından gerçekleştirilen Koronavirüs Salgını ve Toplum Araştırmasının 47. dönem verileri de kontrollü normalleşme sürecinde kamuoyunun belirli kısıtlamaların devam etmesini desteklediğini ancak bazı alanlarda özgürleşme ihtiyacı olduğuna işaret ediyor.
Vatandaşların sadece dörtte biri yeme-içme mekanlarının açılmasına karşı çıkıyor
Mart başında salgın ile mücadelede yeni bir dönem başladı, yeni bir kontrollü normalleşme dönemi. Bu kapsamda bazı tedbirlerin gevşetilmesi söz konusu oldu. Bir yandan ekonomik ve psikolojik ihtiyaçlar, bir yandan da aşılama böyle bir normalleşme beklentisi oluşturmuştu. Nitekim her iki vatandaştan biri açıklanan normalleşme uygulamasını doğru buluyor. Restoran ve kafelerin sınırlamalar ile açılması da doğru bulunuyor. Bu konuda da yine sınırsız şekilde açılmalı diyenler de dahil edildiğinde gevşeme taraftarları yüzde 69’a varıyor. Yüzde 23 ise henüz hiç açılmamalıydı diyor.
Belirli yaş gruplarına yönelik tedbirler artık fazla geliyor!
20 yaş altı ve 65 yaş üstü bireyler için uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasının gevşetilmesi doğru bulunuyor, tamamen kaldırılması gerekenleri de dahil edildiğinde yaklaşık her üç vatandaştan ikisi için bu tedbir artık fazla geliyor. Ancak yine üçte ikilik bir kesim, hafta içi 21:00 sonrasında sokağa çıkma kısıtlamasının devam etmesi taraftarı. Yani gün içi saatler için yaş gruplarında gevşeme olsun ancak saat 21:00 sonrasında evlerimizde kalmaya da devam edelim deniliyor.
“Normalleşme için henüz erken”
Yüzde 25 ile yüzde 35 arası bir kitle normalleşme için henüz erken olduğu düşüncesinde. Son günlerde günlük vaka sayılarının yeniden artmış olması doğal olarak bir endişe yaratıyor.
Eğitimdeki düzenlemeye ilişkin kamuoyunda görüş birliği yok…
Okulların kısmen yüz yüze eğitime geri dönmüş olması destek buluyor. Yüz yüze eğitim sınırlamasız olarak başlamalı diyenler de dahil edildiğinde yüz yüze eğitimi destekleyenlerin oranı yüzde 55 civarında denilebilir. Bu konuda da erken olduğunu düşünen, tamamen uzaktan eğitime devam edilmeli diyenler de yüzde 30-35 civarında.
Ipsos’un Türkiye CEO’su Sidar Gedik yukarıda belirtilen değerlendirmelerine ek olarak: “İstanbul, yüz bin kişi başına düşen vaka sayısında önceki haftaya kıyasla artış yaşayan şehirlerimizden biriydi. İstanbul’da yaşayanların normalleşme dönemini desteklediğini 13 Mart Cumartesi günü oluşan olağanüstü araç trafiğine, mekanların önünde oluşan kuyruklara tanık olarak şahsen gözlemledim. Güzel havanın da etkisi ile oluşan bu muazzam talep karşısında yüzde 50 kapasite uygulamasına sadık kalmak işletmeciler açısından da hiç kolay olmamıştır diye düşünüyorum. Umarım endişeli olan, normalleşme için erken olduğunu düşünen kesim haklı çıkmaz. Çünkü açıkçası her ne kadar normalleşmek isteyenlerden biri olsam da Cumartesi günü ben de endişelendim” dedi.