Markaların “yeni normal”e adapte olmasını kolaylaştıran adımlar
Markalar koronavirüs salgınıyla birlikte insanların eve kapanmaları ve uzaktan çalışma sistemleri sonucu oluşan “yeni normal”e nasıl adapte olmalı? Hey Honey CEO’su Chris Adams önerilerini markalarla paylaşıyor…
Koronavirüs salgını nedeniyle eve kapanan insanlar sosyal medyayı hiç olmadığı kadar çok kullanmaya başladı. Geçtiğimiz ay Instagram ve TikTok’ta yüzde 25’lik bir artış gerçekleşti aynı zamanda da #ad hashtag’inde yüzde 72’lik şaşırtıcı bir artış gözlendi. Peki, bu süreçte markaların yoğunlaşması gereken ana temalar neler olmalı? Hey Honey CEO’su Chris Adams anlatıyor…
İyilik için bir güç olun
Kantar tarafından yürütülen araştırmaya katılanların büyük bir kısmı (yüzde 92) markaların kriz sırasında birlikte reklam yayınlamayı bırakmaları gerektiğini düşünmediğini belirtiyor. Bununla birlikte katılımcılar, kitle ile kriz hakkında iletişim kurmayı seçen bir marka için, mesajlarının marka değerlerine sadık kalırken yerel yönetimleri ve sağlık kuruluşlarını desteklemesi gerektiğini de belirtiyor.
Şirketlerin kendi üzerlerine düşeni yapmaları ancak varlıklarını sosyal medyada kullanırken bu durumdan faydalanmamaları gerektiği konusunda açık bir beklenti vardı. Bu şekilde markaların yaptığı çalışmalara dair bazı örnekler:
- Crocs sağlık çalışanlarına ücretsiz terlik veriyor
- Gymshark serbest PT’ler için fon toplama kampanyaları yürütüyor
- JBL, insanları #StayHome’a teşvik etmek için logosunu uyarlıyor
- Pornhub dünya çapında ücretsiz premium abonelik sunuyor
Daha iyi şeyler yapmak için hala çok fazla fırsat var, bu yüzden kollarınızı sıvamanızı ve yaratıcı olmanızı öneririz!
Kitlenizi ilk sıraya koyun
Orijinal ve gerçekçi olmalı
Günümüzde insanların sosyal medyada paylaştığı içeriklerin çoğu evde üretilen içerikler. Dolayısıyla insanlar artık bağlantı kurabilecekleri bir şey istedikleri için küresel bir pandemiden bağımsız olarak da sosyal içerik yaratmak her zamankinden daha önemli. Zira şu anda sosyal mesafeye uyan insanlar evde üstünde gömlek altında pijama ile otururken milyon dolarlık setler ve güzel modellerle bağlantı kuramıyor. Bu içgörüden hareketle adidas’ın gerçekleştirdiği #HomeTeam kampanyası incelemeye değer.
Etkileşim kurun
Şu anda özlem duyulan tek şey bağlantı, özellikle de yalnız yaşayan insanlar için. Bir oyunda, bir kampanyada, bir TikTok challenge’ında, Instagram’da, YouTube’da veya Twitch’te canlı yayın üzerinden… Bu kapsamda izleyicilerle etkileşimi destekleyen farklı platform özellikleri ve işlevleri de yaratıcı çalışmalar gerçekleştirmeye başladı. İşte bunlardan bazıları:
- Defected Records, sanal bir müzik festivaline ev sahipliği yapıyor
- Nike’ın “Play Inside, Play for the World” çağrısı
- Vogue NL’in “stayhomewithVogue” kapsamında Instagram’da gerçekleştirdiği canlı yayınlar
Kitlenizin zamanlarını nerede geçirdiğini bilin
Kitlenizin zamanını genellikle hangi online kanallarda geçirdiğini bilmelisiniz. Karantina süresince bu kanalları kullanım oranları da aynı zamanda değişim gösterdi. Instagram Live, Twitch, Zoom ve TikTok gibi görüntülü sohbet uygulamalarının kullanım oranları hızla artmaya devam ediyor. Whatsapp ve Facebook Messenger gibi özel mesajlaşma uygulamalarında yüzde 70’e varan bir artış gözlendi.
Yaratıcı içerikler üretin
Koronavirüs salgını reklam ve pazarlama sektörünü de derinden etkiledi. Özellikle salgın döneminde yaratıcı içerikler oluşturmanın önemi ise aynı hızla arttı. Aynı zamanda da internet ve dijital dünya markaların kitleleriyle bağlantı kurmanın birçok yoluna sahip. İşte keşfedebileceğiniz birkaç örnek:
- Yüz filtreleri, markalı efektler ve GIF’ler
- AR ve VR deneyimleri
- Canlı yayınlar
Sonuç
Koronavirüs salgınıyla birlikte değişen davranışlara ve yeni düzene adapte olmak için markalar satış mesajlarını koronavirüsün arkasından itmemelidir, çünkü bu evde olan kitlenizi ve sosyal mesafeyi yabancılaştırmanın kesin bir yolu olur. Aksine markalar iletişim çalışmalarına güvenmeli ve yaratıcılık konusunda cesur olmalılar.
Kaynak: The Drum