Merve Eraslanoğlu yazdı: “IBC 2022’de neler konuşuldu? Medyanın geleceğini hangi teknolojiler şekillendirecek?”
Her yıl Eylül ayında Amsterdam RAI’de düzenlenen IBC etkinliği, medya endüstrisinde birinci sınıf uzmanları bir araya getiren 55 yıllık bir geçmişe sahip ve aynı zamanda Avrupa’nın en büyük yıllık yayıncılık zirvesi. Endüstrinin gelişimine net bir şekilde odaklanan etkinlik bu yıl 1000’den fazla katılımcı ve yaklaşık 40.000 ticari ziyaretçiyi ağırladı. Pandemi nedeniyle yapılamayan bu etkinliğe üç yıldan sonra rekor bir katılım vardı. IBC düzenleyicileri geçtiğimiz senelerde de fuarın gerçekleşmesi için çalıştılarsa da son andaki iptal sonrası herkesin aklındaki “Acaba yapılacak mı?” sorusu en güçlü şekilde silindi. Nisan ayında sönük geçen NAB etkinliği sonrası gelen rekor ziyaretçi sayısı sonrası Avrupa artık “pandemi bitti, hayat normale döndü” mesajını en kuvvetli şekilde vermiş oldu.
IBC’den kişisel olarak öğrendiğimiz şey sektörümüzün çok hızlı hareket ettiğidir. “Bu süre zarfında işimiz ne kadar değişti?” sorusunu hepimiz soruyoruz elbette. IBC 2022, endüstrimizin evriminin merkez üssüydü ve karmaşık bir sektörde geçen bu gelişimin bir anlık ekran görüntüsünü bizlere sundu.
Ayrıca etkinlik, sektördeki geniş bir yeni ürün yelpazesini ve yenilikçi çözümleri kapsıyordu. Birbirini tamamlayan pek çok konu, katılımcılara ve hedef gruplarına göre sürükleyici bir marka deneyimi yaratmaları için birçok fırsat verdi. İzleyici alanlarından talep edilen pek çok konuya ışık tutan çok yönlü bir konferans programını içeriyordu.
Her yıl yayıncılık dünyasını değiştirmesi öngörülen, gelecek teknolojilerin tanıtıldığı Future Hall’u gözlerimiz aradı ama bu sene maalesef yoktu. Yine de NHK ve Fraunhofer Institute stantlarını ziyaret etmek yeterince fikir verdi.
İlgi çeken yeni teknolojiler
Her fuarda yeni bir ya da birden çok teknoloji diğerlerinden biraz öne çıkar. Fakat her firma ve müşterinin yeni çıkan bu teknolojiye yoğunlaşacağının ya da ürünün yayıncılık dünyasını değiştireceğinin, hatta bir yıl sonra hatırlanacağının en ufak bir garantisi yok…
Bizleri temelde ilgilendiren konulardan olan OTT ve canlı yayın hizmetleri yeni zorluklarla karşı karşıya. Pandemiden sonra ve siyasi belirsizliğin ortasında katlanarak artan yaşam maliyeti kriziyle birlikte pandemi öncesinde mevcut olmayan sorunlar ortaya çıkmış durumda… Bu da pazarı yeni gelir modelleri aramaya itiyor. Elbette reklam yayını bir alternatif ve ancak bu endüstrinin doğal evrimin sadece bir parçası. Masada daha pek çok alternatif var. Bu konuda ortaklıklar ve entegrasyonlar hakkında zirvede pek çok sunum yapıldı. “Agnostik, esnek ve son teknoloji değilseniz, OTT ve canlı yayın hizmetleri için en iyi değeri sağlayamayarak geride kalabilirsiniz” mesajını da bizler çok net aldık.
Reklamcılıktaki son iyileştirmelerin operatörlerin VOD, Live TV veya Catch Up TV içeriğindeki video reklamlardan ek gelir elde etmesine ve geliri artırmasına olanak tanıdığını bunun dışında da birkaç farklı iş modeli oluşturabileceğini gördük.
Firma olarak doğru yerde konumlandığımızı bir kez daha hissetmek çok gurur vericiydi.
Öte yandan etkinliğin öne çıkan diğer konu başlıklarını da kısaca özetlemek isterim…
Extended reality:
Herhalde fuarda en göze hitap eden ve ilgi çeken ürün tanıtımları bunlardı. Augmented reality, virtual reality derken extended reality ürünleri de giderek popüler hale geliyor. Aslında ilginç çünkü sanal stüdyo çözümlerinden daha basit bir renge (yeşil ya da mavi gibi) başarılı şekilde key’leme ihtiyacını ortadan kaldırıyor, bunun yerine arka plana inandırıcı çözünürlük ve parlaklıkta bir led ekran yeterli oluyor.
Sony’nin Crystal Led’i ile yaptığı tanıtım statik de olsa gayet etkileyiciydi. Daha dinamik olan kamera hareketleri ve yakınlaşıp uzaklaşması gibi takip bilgisine göre led ekrandaki sahneyi gerçek zamanlı değiştiren çözümler de gayet ilgi çekiyordu. (Yine de gecikmenin nasıl çözüleceği konusunda soru işaretleri hala var. Sonuçta key’leme kısmı dışında tamamen aynı bilgileri ve donanımları kullanan Virtual Reality çözümlerinde epey bir gecikme yaşanıyor.) Dinamik tanıtımlardaki tüm arka planların gerçekten uzak oluşunun arkasında bu mu yatıyor, yoksa tanıtımlar mı aceleye geldiği için kalitesizdi, bunu zamanla hep beraber göreceğiz.
Sinematik atmosferin stüdyoyu işgali
Sinematik lensler, sinematik kameralar giderek daha çok stüdyo kameralarını tehdit eder hale gelmiş durumda. Yakında ikisinin birleşimi ürünleri daha çok göreceğiz. Uygun aydınlatma ve lenslerle hiç post prodüksiyona gerek kalmaksızın kaliteli bir klip havasında yapılan canlı ve çok kameralı prodüksiyon bu işin gerçekten yapılabileceğinin başka bir kanıtı. Artık sinematik efekti, atmosferi yakalayabilecek bir robotik kamerayı yaptığımız bir prodüksiyonun içinde, bir evde kullanmak ve ancak röportajlarda kullandığımız yüksek kalitedeki kameraların sağladığı etkiye ulaşmamız mümkün olacak.
SRT ve NDI
SRT ve NDI kullanmayan bir ürün kalmadı gibi. Burada üç harfli bu teknoloji çözümlerinin medya dünyasına bu kadar dahil olması yukarıdan dayatılan bir teknoloji yerine kullanıcıların beğendiği ve aşağıdan yukarı doğru gelen teknolojiler her zaman daha sürdürülebilir olduğu tezini doğruluyor.
Bulut çözümleri
Çok da yeni olmayan bulut çözümleri konusu aslında bir süreç. Eninde sonunda her şey bulut hizmetlerine geçecek. Sadece 2022 IBC’deki durumu tespit için şunu söyleyebiliriz ki büyük üreticilerin hepsi değilse bile belli başlıları bu konuda adım atmaya başladı:
Sony fuar başlangıcından bir gün önce yaptığı tanıtımda hızla bir bulut hizmeti şirketine dönüştüğünü tekrar vurguladı. Sunulan bazı çözümler sahadaki kameraların buluta otomatize gerçek zamanlı görüntü aktarmalarını sağlıyor.
Yine örneğin Agile Media Processing Platform ürününün üzerinde çok duruluyor, neredeyse bir bulut servis sağlayıcı rolünü alıp medya hizmetleri servis sağlayıcısı gibi hareket ediyorlar. Geçmişin donanım firmalarının giderek bulut hizmet çözüm sağlayıcılarına dönüşümünü görmek gerçekten ilgi çekici.
Fuarda Blackmagic Cloud’da ağırlıkla tanıtıldı, DropBox ile gidilen iş birliği de dikkate değer. Daha önce DropBox da medya iş akışları için önizleme/onay mekanizmasını içeren bir ürünü tanıtmıştı. Medya dünyasında giderek daha çok adı duyulan bir oyuncu olacak gibi görünüyor.
Yine AWS, Microsoft ve Google stantları diğer katılımcı firmaların teknolojilerinin omurgasını oluşturduğu için daha çok üçüncü parti firmalar ve partner çözümlerine ayrılmıştı. Değişen konu artık OTT ve yeni medya çözümlerinin büyük kısmının tüm bulut servis sağlayıcılarla çalışması. Microsoft ve AWS standındaki çözümleri geliştiren firmaların birçoğu kulağınıza “bu stanttayız ama rakip bulut platformunda da sorunsuz çalışırız” mesajını fısıldıyor. Konteyner mimarisinin ve teknolojisinin gelişimi ve orkestrasyon hizmetini artık herkesin sunuyor olması yazılan kodun sağlam ve stabil şekilde her platformda aynı şekilde çalışabilmesinin yolunu açtı. Sektörün Google’a çok şey borçlu olduğunu yinelemekte fayda var.
Remote kontrol
Aslında sadece uzaktan kamera vb. cihazları kontrol eden bir yapıdan daha fazlası bu. StreamDeck’in kullanılmadığı bir tek stant yoktu neredeyse. Birçok firmanın marka bağımsız çalışan kontrol paneli, kamera kontrol ürünleri geliştiriyor olması pratik kullanım sağlayan kolay ürünlerin giriş seviye YouTuber’lardan tutun en kurumsal seviyeye kadar herkesin temel ihtiyacı olduğunun kanıtı.
Amsterdam’daki IBC 2022’deki bu dört günlük etkinlikten ekip olarak biz gerçekten keyif aldık. IBC’siz geçen üç yılın ardından, herkes bu etkinliğin gerçekleşmesini sabırsızlıkla bekliyordu. 4 gün boyunca coşku ve olumlu bir atmosfer hissedildi. Ortaklar, müşteriler ve diğer ziyaretçilerle yüz yüze tanışmak ve onlarla tüm yeniliklerimizi paylaşmak ve fikir alışverişinde bulunmak çok güzeldi. Özellikle yurtdışında çok önemli firmalarda çalışan Türk Üst Düzey yöneticilerin bizlere destek olma çabası gerçekten gurur vericiydi. Amsterdam havalimanında saatler süren dönüş yolcuğundan sonra Schipol CEO’sunun istifasıyla sonuçlanan maceramızın finali yorucu olsa da bol bol streaming, meta data, reklamcılıktaki en son iyileştirmeler ve ürünleri konuştuğumuz harika bir zaman dilimiydi…
Meta artık metinleri AI teknolojisiyle kısa videolara dönüştürüyor