
Mutfaktaki dönüşümün adı: Dondurulmuş gıda
Dondurulmuş gıda sektörü Türkiye’de yükselen bir ivmeyle dikkatleri üzerine çekiyor. Son beş yılda 21 farklı segmente yayılan 750’den fazla ürünle tüketiciye ulaşan sektör, hane başına tüketimde de muazzam bir yükselişte. Sürdürülebilirlikten lezzete, pratiklikten çeşitliliğe kadar pek çok beklentiyi karşılayan dondurulmuş gıdalar, hem buzlukta ilk günkü tazeliğini koruyor hem de hayatı kolaylaştıran ürünlerle hanelerin vazgeçilmezleri arasında yerini sağlamlaştırıyor…
Hayatı kolaylaştıran ürün deyince tüketici için deyim yerindeyse akan sular duruyor. Dondurulmuş gıdalar da hayatı kolaylaştıran ürünlerin başında geldiğinden tüketimi günden güne artıyor. Evde daha çok ve daha sık yemek yapma ihtiyacı artarken, tüketiciler mutfakta yemek için geçirdikleri sürenin azalmasını istiyor. Tam da bu noktada dondurulmuş gıda, modern çağın mutfaklardaki pratik, lezzetli ve uygun fiyatlı çözümü olarak tüketicilerin bu ihtiyacına cevap veriyor. Dondurulmuş gıdalar, taze sebze ve meyvelerin besin değerlerini koruyarak pratik ve sağlıklı bir alternatif sunmada da gün geçtikçe önemli bir yol kat ediyor. Günden güne çeşidi de artan dondurulmuş gıdalar FMCG Gıda & İçecek’te en hızlı büyüyen ilk üç kategori arasında yer alıyor. Sektörün bu hızlı büyümesinde her damak zevkine hitap eden ürün çeşitliliğinin de payı büyük. Zira dondurulmuş ürünler kategorisi 750’den fazla çeşit ürünle son 5 yılda 21 segmente ulaştı.
Globale kıyasla Türkiye’de dondurulmuş gıda kategorisi daha yüksek bir büyüme ivmesiyle ilerliyor. Dondurulmuş gıda satın alan hane sayısı da tüketilen ürün çeşitliliği de artıyor. Çekirdek ailelerin ürün kabulündeki artış kategoriye yüksek katkı sağlarken, Türkiye’de sayısı giderek artan 1-2 kişilik hanelerin de dondurulmuş gıda tercihleri artıyor, bu da kategoriye pozitif katkı sağlıyor.
Dondurulmuş gıda tüketen hane sayısı geçen yıla göre yaklaşık 2 milyon artarak 20,7 milyona ulaşmış durumda. Bu da oran olarak tüm hanelerin yüzde 86’sına denk geliyor. Hanelerin ortalama tüketimi de aynı dönemde 1,2 kg artarak yılda 6,8 kg seviyesine ulaştı.
Dondurulmuş gıda 1,7 milyon yeni haneye girdi & 1,2 KG daha fazla tüketildi!

FMCG Gıda & İçecek’te en çok büyüyen 3 kategoriden birisi dondurulmuş gıdalar. Çeşitlenerek büyümeye devam eden kategori, 750’den fazla çeşit ürünle son 5 yılda 21 segmente ulaştı.
Tüketicilerde gittikçe artan çevre bilinci ve sürdürülebilirlik hassasiyeti de dondurulmuş gıda kategorisinin büyümesine katkı sağlıyor. Dondurulmuş ürünler, gıdaların tüketiciye ilk günkü tazeliğinde istediği zamanda ve istediği miktarda tüketebileceği bir formatta ulaşıyor. Dondurulmuş gıda Türkiye için hala çok genç ve büyüme potansiyeli hayli yüksek bir pazar olarak öne çıkıyor. Keza kategorinin büyüme anlamındaki gücü Nielsen verilerine de yansıyor. 2022 yılında 6,3 milyar ciro değerinde olan pazar, 2024 yılını 4 katına ulaşarak, 25,3 milyar TL ile kapattı. Tonaj anlamında da aynı dönemde 50 bin tonun üstünde büyüme göstererek 227 bin tonluk hacme ulaştı. Dondurulmuş gıda, 2024’te tonaj ve ciroda FMCG Gıda & İçecek sektörünün en çok büyüyen 3 kategorisi arasında yer aldı. Önümüzdeki yıllarda da daha çok hane erişimi ve hanelerde kullanılan ürün çeşitlerinin artmasıyla pazarın bu güçlü büyümesini sürdürmesi bekleniyor.
Türkiye’de bu yıl yaklaşık 7 kg seviyesinde olan yıllık tüketim, Avrupa’da 30 kg iken; Amerika’da ise 60 kg’lara kadar çıkıyor. Bu ülkelerde hane erişimleri ise yüzde 99’lar seviyelerinde.

Hane tüketimi ve tüketicilerin kategori ilişkisi
Hem ekonomik sıkıntılar hem de yükselen restoran fiyatları dolayısıyla evde yemek yapma trendi yükseliyor. Diğer taraftan kadınların mutfakta daha az zaman geçirme isteğinin sonucunda da hayatı kolaylaştıran dondurulmuş gıda ürünlerine ilgi her geçen gün artıyor. Yine kategori tüketicilerinin hem sürdürülebilirlik, israf etmekten kaçınma, uygun fiyatlı olma gibi güncel beklentileriyle hem de lezzet, pratiklik ve çeşitlilik gibi gıdada değişmeyen beklentileriyle uyumlu olması, dondurulmuş gıdanın tüketici kabulünde olumlu anlamda rol oynuyor.
IPSOS verilerine göre, hanelerin dondurulmuş gıda alımlarındaki artış da sürüyor. Hem daha fazla haneye ulaşması hem de alışveriş sıklığının artması ise hane tüketiminin artmasında tetikleyici bir unsur. Son 3 yılda hanelerin tüketimi yüzde 49 büyüdü. Marmara, hane tüketiminin en yüksek olduğu bölge olurken; 2024 yılında 3 yıl öncesine kıyasla dondurulmuş gıda alımlarının en çok arttığı bölgeler sırasıyla Akdeniz, İç Anadolu ve Ege oldu. Ege Bölgesi yüzde 95 penetrasyon ile kategorinin en çok eriştiği bölge olurken onu yüzde 94 penetrasyon ile Marmara takip etti.
Dondurulmuş gıda pazarı Türkiye için hala çok genç ve büyüme potansiyeli çok yüksek bir pazar. Keza kategorinin büyüme anlamındaki gücü Nielsen verilerine de yansıyor. Sadece son 2 yılda, 2022 yılında 6,3 milyar ciro değerinde olan pazar, 2024 yılını 4 katına ulaşarak yani 25,3 milyar TL ile kapattı.
Tarladan derin donduruculara: SuperFresh
Günümüzde yoğun yaşam temposu, tüketicileri pratik ve lezzetli yemek çözümleri arayışına yönlendiriyor. SuperFresh, geniş dondurulmuş gıda yelpazesiyle restoran kalitesindeki lezzetleri ev konforuna taşıyarak hem zaman hem de bütçe tasarrufu sağlıyor. Marka, sağlıklı ve güvenilir gıda sunma misyonuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına yanıt veriyor. Dondurulmuş gıda pazarının Türkiye’deki jenerik markası Superfresh, özellikle son dönemdeki inovasyonları, sürdürülebilirlik odaklı çalışmaları ve iletişim çalışmalarıyla dikkat çekiyor.
Yıllık 150 bin ton tarımsal üretim kapasitesiyle sektörde öncü konumda olan marka, “Topraktan Tabağa Sıfır Gıda Kaybı” modeliyle gıda kaybının önüne geçiyor.
Ayrıca, IQF teknolojisiyle ürünlerini -40 derecede hızla dondurarak besin değerlerini koruyor ve tüketicilere uzun süre tazelik sunuyor. SuperFresh, 2025 yılında başlattığı “Dolapta Ne Var?” kampanyasıyla da dondurulmuş gıdaların çeşitliliğini ve pratik kullanımını vurgulayarak her evin mutfağına lezzet katmayı hedefliyor.

Sektörümüz hızla dönüşüyor

Kerevitaş CEO’su
✓ SuperFresh, 1990 yılında Türkiye’ye “dondurulmuş” ürün kavramını tanıtarak sektöre adım attı. O günden bugüne, yenilikçi ürünleri ve kaliteye verdiği önemle milföy, börek, pizza, sebze, patates gibi birçok ürünü tüketicilerle ilk buluşturan marka olarak, dondurulmuş gıda pazarının lideri ve jenerik markası konumuna geldi. İletişim, inovasyon ve kaliteli gıdayı erişebilir fiyatlı sunma stratejisiyle kategorisinin büyümesine de önemli katkılarda bulundu.
✓ Sadece ürün kalitesine değil, tüm değer zincirine odaklanarak topluma pozitif bir etki sunmayı önceliklendiriyoruz. Tarımda kadınlara fırsat eşitliği sağlayan; teknoloji ve sürdürülebilir tarım uygulamalarıyla hem üretimde hem de mutfakta israfı sıfıra indirmeyi hedefleyen projelerle sektörde öncü adımlar atıyoruz. Bu yaklaşımlarımızla daha verimli, eşitlikçi ve sürdürülebilir bir tarım geleceği oluşturuyoruz.
✓ Geçen yıla göre yüzde 100 büyüme ile 25 milyar TL’lik değere ve +6 puanla yüzde 85 hane erişimine ulaşan sektör hızla evrim geçiriyor. Biz de SuperFresh olarak bu dinamik süreçte lider marka olarak yatırımlarımızı sürdürürken; sürdürülebilirliği ön planda tutan, üretim ve teknolojide sektöre yön veren faaliyetlerimize devam edeceğiz.
Amacımız, herkesin markası olmak

Kerevitaş CMO’su
✓ Türkiye’de dondurulmuş gıda denince akla gelen ilk marka olarak tüketicilerimizin hem zihninde hem de kalplerindeki yerini korumayı hedefliyoruz. Kurucu ve lider marka olmanın sorumluluğuyla yenilikçi, sürdürülebilir ve kapsayıcı adımlar atarak kaliteli gıdanın herkes için erişilebilir olması için çalışıyoruz.
✓ Her yıl 40’tan fazla yeni ürün lansmanıyla sektöre öncülük ediyor, inovasyonu markamızın ve kategorinin büyümesi için itici bir güç olarak kullanıyoruz. Yeni ürünlerimiz, perakende ciromuzun yüzde 20’sini oluşturuyor ve bu ürünler, tüketicilerin dondurulmuş gıda kategorisiyle tanışmasını sağlıyor. Ödüllü lansmanlarımızdan Pizza Tost (Nielsen Breakthrough) ve Kumpir Top (SIAL Ödülü) gibi başarılı örnekler de sektördeki liderliğimizi pekiştiriyor.
✓ Amacımız, herkesin markası olmak; uygun fiyatlarla kaliteli ürünler sunmak ve mutfak deneyimini pratikleştirerek keyifle yemek yapmayı herkes için erişilebilir kılmak. Bu doğrultuda BlindLook ile yaptığımız iş birliği ile görme engelli tüketicilerimiz için pişirme talimatları, ürün bilgileri ve tariflerimizi yapay zeka teknolojisiyle erişilebilir hale getirdik ve kategorinin ilk “eyebrand”i olduk.
✓ İletişimde sürekliliği sağlamak, markamızın sadakatini artırmak ve tüketicilerimizin güvenini pekiştirmek en önemli önceliğimiz. Dijitalleşen dünyada, markalarımızın ekosistemini genişleterek, her temas noktasında daha derin etkileşimler kurmayı amaçlıyoruz. İletişim gücümüzle, tüketicilere kategorinin faydaları hakkında bilinçlendirici içerikler sunuyor ve Refika ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği ile sürdürülebilirliği bereket kavramı üzerinden anlatıyoruz.
✓ Son olarak, “Dolapta Ne Var?” kampanyamızla, tüketicilerimizi ana odağa alarak; marketteki dolaplarımızdan evdeki dolaba uzanan tazelik, lezzet ve çeşitlilik dolu bir yolculuğa çıkarmayı hedefledik. SuperFresh olarak, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir yaklaşımı benimseyerek mutfaklardaki engelleri ortadan kaldırmaya, kadın istihdamını desteklemeye, tarım ile teknolojiyi buluşturmaya ve ürünlerimizle tüketicilerimizin her anına lezzet katmaya devam edeceğiz.
Projemiz dünyaya örnek gösterildi

Yıldız Holding Kurumsal İletişim Grup Direktörü
✓ Yıldız Holding’de “Mutlu Et Mutlu Ol” anlayışımızla sosyal faydayı önceliklendiriyor, dönüştürücü liderliğimizle katma değer yaratmak için var gücümüzle çalışıyoruz. “Sorumlu iletişim” anlayışımız gereği tüm paydaşlarımızla güç birliği yapmayı, sahici ve samimi diyalog kurmayı önceliklendiriyoruz. “En sevilen marka” olmanın yanı sıra “en güvenilir marka” olmak ve bu güveni sürdürülebilir kılmak bizim için önemli.
✓ Bu yolculukta, yıldız projelerimizden biri olan SuperFresh’in “Tarımın Kadın Yıldızları” kurumsal değerlerimizle örtüşürken, kamu-sanayi-sivil toplum iş birliği modeliyle de sektörümüzde yeni nesil bir örnek teşkil ediyor. Geçtiğimiz Eylül ayında katıldığım Birleşmiş Milletler Binası’nda düzenlenen özel oturumda, “Tarımın Kadın Yıldızları” projemizin tüm dünyaya örnek gösterilmesi hepimizi gururlandırdı ve daha fazlasını gerçekleştirmek için cesaretlendirdi.
✓ Yıldız Holding’de etki ettiğimiz geniş ekosistemde “israfsız şirket” iş modelimizle, tüm değer zincirimizle birlikte güçlenmek için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.
Gündelik sorunlardan ilhamla

VML CEO’su
✓ SuperFresh daha önceki yıllarda dondurulmuş gıdalarla ilgili farkındalığın artırılmasına katkı sağlayabilmek ve kategoriyle ilgili tüketicileri doğru bilgilendirmek için başarılı pazarlama kampanyalarına imza atmıştı.
✓ Yeni kampanyamız “Dolapta Ne Var?” hepimizin gün içinde sıkça sorduğu “Akşama ne yiyeceğiz?” veya “Dolapta yemek yapmak için ne var?” gibi sorulardan ilham alarak ortaya çıktı. Bu soruların cevabı olarak, SuperFresh’i konumlayarak, markamızın ürünlerinin evdeki dolaplara yani sofralara lezzeti, pratikliği ve tarladaki tazeliği getirdiğini vurgulamak istedik.
✓ Kampanyamız güçlü jingle ile markamızın akıllardaki payını artırırken, markamızın satın alma noktası olan dolapları kahraman haline getiriyor. “Dolapta Ne Var?” sorusunu iki farklı anlamda ele alarak, bir yandan evdeki dolapta ne olduğunu izleyicilere sorarken, diğer yandan marketteki SuperFresh dolaplarındaki birbirinden çeşitli ve leziz ürünlere dikkat çekiyoruz. Bu şekilde, iki dolap arasında bağ kurarak markamızın satın alım frekansını artırmayı amaçlıyoruz.
Ortak değerlerimiz ve vizyonumuz kesişiyor

Yazar, şef, içerik üreticisi
✓ SuperFresh ile çalışmanın en büyük sebeplerinden biri, ortak değerlerimiz ve vizyonumuzun kesişmesi. Gıdanın geleceği için zaten bizim kültürümüzde olan berekete ve toprağımıza sahip çıkmanın çok önemli olduğuna inanıyorum.
✓ SuperFresh de gerek tarım süreçlerinde gerekse sonraki aşamalarda toprağa ve berekete büyük bir özen gösteriyor. SuperFresh, hasattan sofraya kadar tüm süreçlerini gıda israfını en aza indirmek üzerine tasarlıyor. Türkiye’de meyve-sebze kategorisinde ortalama yüzde 53 olan gıda kaybı, SuperFresh’te yalnızca yüzde 7. Ürünlerinin tarladan fabrikaya dört saatte ulaşması, tazeliklerini koruyarak sofralarımıza taşınmalarını sağlıyor.
✓ Gıdanın sürdürülebilirliği önemli oranda çiftçilerin bilinçlenmesi ve mutluluğu ile mümkün. Bu amaçla, SuperFresh’in tarım sektöründe yer alan ve genellikle görünmeyen kadın iş gücünün potansiyelini açığa çıkarmak, aynı zamanda tarımda fırsat eşitliği sağlamak adına yürüttüğü “Tarımın Kadın Yıldızları” projesinin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Kadın çiftçilerin engelleri aşmasına yardımcı oluyoruz

Tarımın Kadın Yıldızları İş Ortağı & Tabit Kurucusu
✓ Tabit, 20 yıl önce kırsal alanda teknolojiyi yaygınlaştırmak için kuruldu ve o zamandan beri tarımsal dijital dönüşümü destekleyerek çiftçileri yeni teknolojilerle buluşturuyor. Şimdi ise SuperFresh ile birlikte Tarımın Kadın Yıldızları projesinde güçlerimizi birleştirdik. Projemizde, tarımın önemli bir parçası olan ancak genellikle görünmeyen kadınları daha görünür kılmak ve potansiyellerini açığa çıkarmak istiyoruz. Kadın çiftçiler, bilgi ve teknolojiye erişim konusunda büyük engellerle karşılaşıyor. Proje kapsamında, kadın çiftçilerimizin bu engelleri aşmalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz. SuperFresh, her yıl artan sayıda kadın çiftçiyle doğrudan üretim yapıyor ve ziraat mühendisleri onlara üretim sürecinde destek oluyor.
✓ Yapay zeka, finansal ve ekolojik okuryazarlık ve girişimcilik gibi konularda kadın çiftçilerimize eğitimler veriyoruz. 2024’ün son çeyreğinde yaklaşık 500 kadın çiftçimiz eğitim alıp sertifika kazandı. 2025’te bu sayıyı 1200’e çıkarmayı hedefliyoruz. Tarımın Kadın Yıldızları projesi, kadın çiftçilerimizin kendi güçlerini keşfetmelerine ve tarımda daha etkili olmalarına olanak tanıyor. Bu projede yer almaktan gurur duyuyoruz.