Mayıs ayının en çok konuşulan global kampanyaları
McDonald’s alfabesi…
McDonald’s’ın Kolombiya’da gerçekleştirdiği kampanya müşterileri, hislerini markanın logosu üzerinden ifade etmeye çağırıyor. Markanın logosunda yer alan altın kemerin farklı kullanımlarıyla yeni bir alfabe oluşturulan ve bu alfabeyle “Brunch, Love” gibi kelimelerin yazıldığı çalışma, tüketicilerin yaratıcı yönünü de harekete geçirmeyi amaçlıyor.
Ağlatan kavuşmalar
Anneler Günü’nde annelerine sürpriz yapmak isteyenleri “Annene onu ne kadar çok sevdiğini en son ne zaman söyledin?” sorusuyla karşılıyor online çiçek platformu Teleflora. Bu özel gün için çekilen iki farklı reklam filminde anne oğul hikayeleri yer alıyor. Mesafelerin ayırdığı anne ve oğulları bir araya getiren Teleflora duygusal kavuşma sahneleriyle dünyanın dört bir yanından izleyen milyonları ağlattı. Studio M imzalı kampanya kısa sürede viral oldu.
Rakip taraftarla maç keyfi
Heineken, Publicis iş birliğinde UEFA EURO 2020 için “Rekabetin Keyfini Çıkarın” başlıklı yeni bir küresel kampanyaya imza attı. Futbolun rekabet olmadan eğlenceli olmadığını vurgulayan kampanya, taraftarları rakipleriyle birlikte maç izlemeye davet ediyor. Farklı takımları destekleyen taraftarların birbirlerine yaptıkları jestlerin altından akıl dolu sataşmaların çıkması ise çalışmanın mizahi yönünü güçlendiriyor.
Extra Gum pandemiyi bitirdi
Sakız markası EXTRA Gum’ın Energy BBDO imzası taşıyan “For When It’s Time” adlı yeni reklam filmi pandemi sonrasını mizahi bir üslupla ele alıyor… Reklam filminde sanal toplantılarda sıkılanından evinde vakit öldürenine kadar herkes salgının artık bittiği anonsuyla park ve bahçelere akın ederek EXTRA Gum eşliğinde öpüşüyor. Marka bu eğlenceli kampanyayla pandemi sonrasında yaşanacak keyifli anlara ortak olmayı hedefliyor.
Sınır tanımayanlar!
Adidas yeni kampanyasında potansiyelini zorlayarak sınırları aşan isimleri öne çıkarıyor. Alanında dev isimlerin hikayelerinin farklı perspektiflerden aktarıldığı seride, Beyonce, Mohamed Salah, Siya Kolisi, Ninja ve Poul Pogba yer alıyor. Sockeye imzası taşıyan reklam serisinde, bu isimlerin topluma aşıladığı “umut” vurgulanıyor. İyimserlikle neler başarılabileceğini gösteren kampanya topluma “ilham vermeyi” amaçlıyor.
Apple uygulama takibine “hayır” diyor!
Apple’ın yeni “Tracked”, yani “Takip Edildi” reklam filmi de iOS 14.5 güncellemesiyle gelen yeni güvenlik özelliğini eğlenceli bir dille anlatıyor. Reklam filminde Felix adlı bir gencin günlük rutini içinde uygulamalar tarafından nasıl takip edildiği çarpıcı bir şekilde anlatılıyor. Her uygulama kullanımıyla kendisini takip edenlerin sayısı artan Felix bir süre sonra kalabalık bir gurubun arasında kalıyor. Ancak reklam filminin sonunda Felix iPhone’unda çıkan uyarıya “hayır” diyerek kendisini takip edenlerden kurtuluyor.
“Telefon mahkumiyettir”
Sabit hat, geniş bant, mobil hizmetler ve ödemeli televizyon sağlayıcısı Movistar, insanların telefonlarına bakarak geçirdikleri vakte dikkat çekmek için VMLY&R imzalı yeni bir kampanya başlattı. Telefonla geçirilen vakit; hatırlayamayacağımız anlar, asla geri gelmeyecek konuşmalar, akıp giden bir hayatla sonuçlanıyor. Fakat bunu çoğu zaman dikkate almıyoruz. Movistar hazırladığı ilanlarla; “Kendimizi o kadar kilitliyoruz ki, hareket etme özgürlüğümüzü kaybediyoruz ve parmaklıklar arkasına giriyoruz” diyor.
200 yaşındaki Guardian geçmişe değil geleceğe bakın diyor
Guardian yıl dönümünde 200 yıllık geçmişinden çok, umut veren geleceğini kutladı. “To Be Continued…” sloganlı kampanya Oliver imzası taşıyor. Statükoya meydan okuyan kampanyada Guardian’ın milyarderler değil okuyucular tarafından finanse edildiği vurgulanıyor. 200. yıla özel tasarlanan açıkhava reklam kampanyası, Guardian’ın bağımsız kimliğine, hak ve adalet arayışı konusundaki itibarına ve yaratıcı çözümlere bağlılığına odaklanıyor.
“Evde güzellik sürdürülebilir değil”
Güzellik endüstrisinin sivil toplum örgütü British Beauty Council, insanları güzellik salonlarına dönmeye ve güzelliğe yatırım yapmaya teşvik eden yeni bir kampanya başlattı. Yaratıcı ajans M&C Saatchi iş birliğinde geliştirilen kampanya, pandemi döneminde insanların kendi güzellik rutinlerini yarattığını vurguluyor ve bunun sürdürülebilir olmayacağı içgörüsünü savunuyor. British Beauty Council, #OHHelloBeauty etiketiyle “Güzellik endüstrisi artık hazır” diyor ve profesyonel bakımın muazzam sonuçlarını hatırlatıyor.
