Tehlike büyük: Z kuşağının yarıya yakını “Yapay zeka ne diyorsa doğrudur” diyor!
EY, Z kuşağı ve yapay zeka arasındaki ilişkiyi ele alan yeni araştırmasını yayımladı. Araştırma, 2030 yılına kadar küresel iş gücünün yüzde 30’unu oluşturacak Z kuşağının yapay zekayı aktif bir şekilde kullandığını ancak bu teknolojinin geniş kapsamda değerlendirilmesinde bazı eksiklikler yaşandığını ortaya koyuyor. Aynı zamanda yapay zeka için birincil bilgi kaynağının sosyal medya olduğunu da gösteren araştırmada, Z kuşağının yapay zekanın geleceğinin temel itici gücü olacağına dikkat çekiliyor.
EY’ın Microsoft ve TeachAI iş birliğiyle, beş bölgede 16 ülkeden 17-27 yaş arasındaki 5 bin 218 katılımcıyla gerçekleştirdiği Z Kuşağı ve Yapay Zeka Araştırması, genç neslin yapay zekayı yoğun bir şekilde kullandığını ancak bu teknolojinin geniş kapsamda eleştirel olarak değerlendirilmesinde ve uygulanmasında bazı eksiklikler yaşadığını ortaya koyuyor.
Y kuşağının ardından iş gücünde hızla büyüyen ve 2030 yılına kadar küresel iş gücünün yüzde 30’unu oluşturacak bu nesil, yapay zekayı etkili kullanmak için daha derin ve güvenilir bilgiye ihtiyaç duyuyor. Bu kapsamda eğitim ve iş dünyası için kritik öneriler sunan araştırmada, geleceğin iş gücünde önemli bir yere sahip olacak Z kuşağının yapay zeka kullanma becerilerinin geliştirilmesine yönelik yollar ele alınıyor.
Eleştirel değerlendirmede zorluk yaşıyorlar
Z kuşağının çoğunluğunun yapay zeka teknolojilerini aktif olarak kullandığını ortaya koyan araştırmaya göre, kullanıcı profilleri yüzde 15 “süper kullanıcı”, yüzde 61 “çeşitli kullanıcı” ve yüzde 24 “geride kalanlar” olarak üç gruba ayrılıyor. Z kuşağı, yapay zekanın tekrarlayan görevlerde zaman tasarrufu ve büyük miktarda verinin analizinde kolaylık sağlaması açısından faydalı olduğunu düşünürken, diğer yandan yanlış bilgi üretme ve insan yaratıcılığını azaltma gibi risklerine de odaklanıyor.
Ayrıca araştırmada yapay zekanın hangi ürünler ve görevlerde yaygın olarak kullanıldığını anlama konusunda Z kuşağının çoğunlukla (yüzde 69) başarılı olduğu görülüyor. En düşük performansın da yapay zekanın eksikliklerini eleştirel olarak değerlendirme (yüzde 44) ve en iyi komutları yazma (yüzde 56) konularında yaşandığı öne sürülüyor.
Aynı zamanda katılımcılar, yapay zekayı kullanmak için gereken en önemli yetkinlikler arasında yaratıcılık ve merak (yüzde 52), eleştirel düşünme (yüzde 47) ve kodlama/bilgisayar programlama (yüzde 46) olduğunu belirtiyor.
Yapay zekaya karşı eğitimciler katı, işverenler daha esnek
Katılımcıların yüzde 42’si, eğitimcilerin bazı görevlerde yapay zeka kullanımına teşvik etmediğini, buna karşılık yalnızca yüzde 15’i işverenlerinin aynı şeyi söylediğini belirtiyor. Bu durum, eğitimcilerin yapay zeka kullanımını intihalle ilişkilendirme ve akademik dürüstlüğü koruma eğilimini yansıtırken, işverenlerin daha esnek bir tutum sergilediğini gösteriyor. Rapor, eğitimciler ve işverenlerin her geçen gün daha da gelişen yapay zeka teknolojisine uyum sağlamaya çalışırken ihtiyaç duyulan iş birlikleriyle de bu dengesizliklerin giderilebileceğine dikkat çekiyor.
Yapay zeka hakkındaki bilgiler sosyal medyadan geliyor
Araştırma ilk olarak; işletmelerin ve eğitim kurumlarının, Z kuşağının yapay zeka konusundaki bilgi ve becerilerini geliştirmek amacıyla özel eğitimler ve rehber niteliğinde kaynaklar sağlaması gerektiğini vurguluyor. Bu çerçevede, kamu ve özel sektörün iş birliğiyle bu konuya yönelik daha kapsamlı bir müfredat geliştirilmesinin önemine dikkat çekiliyor. İkinci olarak, Z kuşağının yüzde 55’inin yapay zeka hakkındaki bilgilerini sosyal medyadan edindiği göz önüne alındığında, bu platformlarda güvenilir ve doğrulanmış içeriklerin yaygınlaştırılmasının da kritik bir adım olduğu ifade ediliyor.
EY Türkiye İş Gücü Danışmanlığı Lideri ve Danışmanlık Bölümü Şirket Ortağı Ersin Yıldırım araştırma hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: “İş hayatında yer almaya başlayan en genç nesil olan Z kuşağının, kariyeri boyunca yapay zekanın uzun vadeli etkileriyle karşı karşıya kalacağı aşikâr. Z kuşağı, teknolojiye olan doğuştan yatkınlığıyla yapay zeka kullanımında önemli bir adım atmış olsa da bu teknolojiyi doğru bir şekilde değerlendirme ve potansiyelinden tam olarak yararlanma noktasında daha fazla desteğe ihtiyaç duyuyor. Bu kuşağın yapay zeka alanında temelden etkin bir şekilde yönlendirilmesi için eğitim ve iş dünyasının iş birliği halinde olması, eleştirel düşünme becerilerinin güçlendirilmesine yönelik stratejiler geliştirmesi gerekiyor.”