Yapay zeka hayatımıza neler getirecek, neler götürecek?
Yapay zekanın hayatımızdaki etkisi günbegün artarken konuyla ilgili soru işaretleri de hızla çoğalıyor: “Dünyanın dört bir yanında insanlar yapay zeka hakkında ne düşünüyor? Yapay zekanın hayatlarını nasıl etkilemesini bekliyorlar? Bu yeni teknolojinin avantaj ve dezavantajlarına hakimler mi? Yapay zekâ hakkında duyguları nasıl?” Ipsos’un 31 ülkede gerçekleştirdiği “Yapay Zekaya Global Bakış” araştırması işte bu sorulara yanıt veriyor…
Türkiye yapay zekaya olumlu bakan ülkeler arasında
Gündemde yapay zeka tartışılırken araştırmanın yapıldığı 31 ülke ortalamasında henüz olumlu ya da olumsuz tarafta yoğunlaşmış bir eğilim söz konusu değil. “Zararından çok faydası var” düşüncesinde olanların oranı yüzde 54. Ancak ülkeler arasında dikkat çekici farklar var, Endonezya’da yüzde 78’e kadar yükselen bu oran ABD ve Fransa’da yüzde 37’ye düşüyor. Türkiye yüzde 67 ile yapay zekaya olumlu bakan ülkeler arasında yerini alıyor.
Y ve Z kuşağı yapay zeka konusunda daha heyecanlı
Yapay zekaya dair duyulan heyecan, gelişmekte olan pazarlarda en yüksek, Avrupa ve Kuzey Amerika’da ise en düşük seviyede; ayıca Z ve Y kuşağıyla üniversite eğitimi almış kişiler arasında daha yüksek. Yapay zekaya duyulan güven, genellikle gelişmekte olan pazarlarda ve 40 yaş altı kişiler arasında, yüksek gelirli ülkelerde ve X ile Baby Boomer kuşağında görece çok daha yüksek.
Yapay zeka işimizi elimizden alacak mı?
Yapay zekanın önümüzdeki 5 yıl içerisinde mevcut işimizi yapma şeklimizi değiştireceğini düşünen yüzde 35’lik bir kitleye karşın, “bu olası değil” diyen yüzde 57’lik bir kesim var.
Yüzde 56’lık bir kitle ise “Yapay zeka önümüzdeki 5 yıl içerisinde işimizi elimizden alacak” ifadesi konusunda fikir birliği sağlıyor. Öte yandan bunu olası bulmayan yüzde 36’lık bir kesim de mevcut.
Yapay zeka düzenlemelerine önem vermek zorundayız
Sidar Gedik
Ipsos Türkiye CEO’su
- 31 ülke ortalamasında katılımcıların yarısı yapay zeka kullanan ürün ve hizmetler son 3-5 yılda günlük hayatımı derinden değiştirdi diyor, üçte ikisi ise 3-5 yılda günlük hayatımı derinden değiştirecek düşüncesinde (Türkiye’de bu oran yüzde 81, ve Güney Kore’den sonra ikinci sıradayız). Ancak yapay zekanın önümüzdeki 5 yıl içinde mevcut işimi yapma şeklimi değiştirme ihtimali var diyenlerin oranı yüzde 35 (Türkiye’de ise bu oran yüzde 63). İşi daha da ileri götürüp yapay zekanın önümüzdeki 5 yıl içinde mevcut işimin yerini alma ihtimali var diyenleri oranı yüzde 56.
- Özetle katılımcıların üçte biri 3-5 yıl içinde işimi yapma şeklimi değiştirme ihtimali var derken yine aynı katılımcıların yarıdan fazlası aynı süre zarfında yapay zeka benim işimi tamamen elimden alır diyor. Yapılış şekli değişmeden yapay zekanın eline geçecek işler de var diye düşünebiliriz. İşlerin yapılış şeklinin kolaylaştırılması, daha eğlenceli içerikler üretilebilmesi gibi alanlar yapay zekanın ilk aşamada fayda sağlayacağı alanlar olarak görülüyor. Daha fazla otomasyon ile işlerin kolaylaşmasının sonraki adımının iş piyasasını iyi etkileyeceğini düşünenlerin oranı ise sadece yüzde 34, bu oran (Türkiye’de dahil olmak üzere) yapay zekaya en pozitif yaklaşan ülkelerde bile ancak yüzde 50 civarında. Az çok bilgi sahibi olmaya başladığımızı düşündüğümüz, işimize, günlük hayatımıza fayda getirmesini umduğumuz yapay zekaya dair endişelerimiz yüksek, güvenimiz soru işaretli. İyi, güzel ama sonunda bunun bedelini ödeme ihtimalimiz de var diyen geniş bir kesim söz konusu yani.
- Ben şu şekilde düşünüyorum, son dönemde ortalama bireysel kullanıcıların da kullanımına giren yapay zeka araçları aynen internet, web, cep telefonu, e-ticaret, sosyal medya gibi devrimlere benzer şekilde derin etkilere yol açacak, ve bu çok kısa sürede çok geniş bir kapsamda gerçekleşecek. Bireylerin ve kurumların bir yarışa dönüşecek bu süreçte gelişmelere ayak uydurmak için odaklı bir şekilde çalışmaları gerekiyor. Sürecin akıl almaz hızı nedeni ile yapay zeka uygulamalarına dair ticari, ahlaki tartışmaların da, yasal düzenlemelerin de aynı hızda yapılması şart. Çok distopik bir resim çizmek istemem ancak, eğitilmek için, üretebilmek için diğer insanlar ile bir arada olmaya gerek duyulmayan, uzaktan eğitim-uzaktan çalışma çağında bir süre sonra en azından bazı işlerde üretim için insanın kendisine de ihtiyacın azaldığı, insanların giderek sarf malzemesine dönüştüğü bir yola girmemek için bu tartışmalara, düzenlemelere büyük önem vermek zorundayız gibi geliyor bana…
Araştırmanın Metodolojisi:
IPSOS GLOBAL ADVISOR – YAPAY ZEKAYA GLOBAL BAKIŞ TEMMUZ 2023:
Araştırma sonuçları, Ipsos’un Global Advisor online araştırma platformunda ve Hindistan’da hibrit IndiaBus’ta 26 Mayıs – 9 Haziran 2023 tarihleri arasında Hindistan’da 18 yaş ve üzeri, Kanada, İrlanda , Malezya, Yeni Zelanda, Güney Afrika, Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri’nde 18-74 yaş arası, Tayland’da 20-74 yaş arası, Endonezya ve Singapur’da 21-74 yaş arası ve diğer 20 ülkede 16-74 yaş arası 22.816 yetişkin arasında 31 ülkede gerçekleştirilen Ipsos araştırmasının bulgularıdır.
Hollywood AI’a karşı ayaklanırken Netflix AI ürün yöneticisi için rekor maaşla ilan açtı…
Aktörlerden senariste ve seslendirme sanatçılarına dek pek çok aktif katılımcısı bulunan grevin Hollywood tarihinin belki de en büyük krizi olduğu söyleniyor. Temel sebebi ise sanatçıların yapay zekaya karşı iş güvencesi istemesi… Ve bu kaos ortamında cesur bir adım atan Netflix, bir AI ürün yöneticisi için yıllık 300 bin ila 900 bin dolar arasında ödeme yapılacağı belirtilen bir ilan yayınladı.