Yetenek açığı, dijitalleşmenin hızını kesiyor
Günümüzde şirketler bir yandan artan maliyetler, ekonomik belirsizlikler, jeopolitik çalkantılar ve küresel yetenek kriziyle boğuşurken bir yandan da müşteri sadakatini güçlendirerek yenilikçi ürün ve hizmetler geliştirip pazar paylarını korumak zorundalar. Bu hedeflere ulaşmak için yeni ve gelişmekte olan teknolojilerin etkin bir şekilde kullanılması şirketler için hayati önem taşıyor. Ancak KPMG’nin 2022 yılı “Küresel Teknoloji Raporu”na göre dijital teknolojilerin benimsenmesini zorlaştıran bir numaralı sorun yetenek açığı…
Araştırmaya göre çoğu işletmenin iki yıl içerisinde Web3, metaverse ve kuantum bilişim gibi yeni teknolojileri benimsemesi bekleniyor. Yöneticilerin yüzde 99’u dijital yatırımlardan geri dönüş elde ettiklerini belirtirken her 10 işletmeden 9’u bulut sistemlerini kullanma konusunda ileri düzeyde olduklarını ifade ediyor. Buna karşın siber güvenlik ekiplerinin yüzde 58’i programlarının gerisinde kaldıklarını kabul ediyor.
İşletmeler yeni teknolojilere yatırım yapmaya hazır
Araştırma jeopolitik gerilimlere rağmen, işletmelerin yeni teknolojileri benimsediğini ve yeni araçlara yatırım yapmaya hazır olduğunu gösteriyor. Ankete katılanların neredeyse tamamı, kuruluşlarının dijital dönüşümlerinin son iki yılda kârlılığı ve/veya performansı artırdığını söylüyor. Anket ayrıca, denenmemiş ve potansiyel olarak yıkıcı olsa bile yeni teknolojilere yönelik yaygın bir iştah olduğunu da ortaya koyuyor. Katılımcıların ortalama yüzde 67’si iki yıl içinde metaverse, NFT ve Web3 gibi yeni platformları benimsemeyi düşünüyor. Yüzde 72’si ise aynı zamanda kuantum bilişime yatırım yapmayı da değerlendiriyor.
Dijitalleşme hızlanıyor, ancak tehditler devam ediyor
Teknolojilere güven söz konusu olduğunda, katılımcıların yüzde 66’sı kuruluşlarının iş stratejilerini ilerletmek için teknolojiyi kullanmada son derece ya da çok etkili olduğuna inanıyor. Katılımcıların güveni, yüksek yatırım getirisi (ROI) ile destekleniyor. Çoğu şirket yalnızca yüzde 1 ila 5 arasında büyüme sergilese de son 2 yılda kârlılıklarını veya performanslarını artırmak için dijital dönüşümü kullandı. Araştırmaya katılan 150’den fazla kuruluş (tüm katılımcıların yüzde 7’si), kâr veya şirket performansında en az yüzde 11’lik bir artış sağlayan son derece etkili dönüşüm programlarına sahip.
Siber güvenlik ekipleri hıza yetişmekte zorlanıyor
Siber güvenlik ekipleri bir yandan gelişen tehditlere ayak uydurma baskısı altında kalırken diğer yandan yetenek açığıyla da başa çıkmaya çalışıyor. Bu durum ekiplerin siber güvenlik çalışmalarını da sekteye uğratabiliyor. Şirketler, siber güvenlik hedeflerine ulaşmalarını engelleyen en önemli sorunun kilit becerilerin eksikliği olduğunu söylüyor. Şirketlerin yarısından fazlası (yüzde 58) siber güvenlik konusunda planlananın gerisinde olduklarını kabul ediyor; bu da muhtemelen ekiplerin şirket genelinde artan sorumluluklarını yansıtıyor. Teknolojiler geliştikçe, CISO’lar kendilerini her biri dikkat gerektiren ek sistemler ve özelliklerle çevrelenmiş buluyor.
Dijital olarak olgunlaşmış şirketlerin 7 özelliği
Araştırmaya göre neredeyse tüm işletmeler son iki yılda dijital dönüşüm yoluyla kârlılıklarını veya diğer performans ölçütlerini artırdı. Dijital etkinlik konusundaki güven düzeyinin rekor seviyede olmasıyla birlikte, dijital dönüşüm başarısı da işletmeler için hızla temel bir gereklilik haline geliyor. Araştırmada günümüzde dijital olarak olgunlaşmış şirketlerin belirleyici yedi özelliği ise şu şekilde sıralanıyor:
- Bariyerleri yıkıyorlar, böylece çalışanların sesi departmanlar arasında duyulabiliyor.
- Yetenek krizine yönelik çözümün bir parçası oluyorlar.
- Bulut paydaşları arasında sıkı bir uyum sağlıyorlar.
- Siber uzmanların teknoloji seçimine ve personel eğitimine erkenden dahil olmasını sağlıyorlar.
- Müşterilerin yeni teknoloji stratejilerine rehberlik etmesine izin veriyorlar.
- Müşteri deneyimini geliştirmek için platform sağlayıcılarını değiştirmeye hazırlar.
- Akıllıca deneyimler sunmaktan korkmuyorlar.