Gözde Aytulun yazdı: “Dijital ve geleneksel medya Z kuşağı neyi neden izliyor?”
Z kuşağı uzun süredir medyada en fazla yer alan kuşak diyebiliriz. Öyle ki internette “Z kuşağı ne bekler, özellikleri nelerdir, nelerden hoşlanır?” başlıkları arasında kaybolmamak işten bile değil. Çünkü baktığımız zaman, dünya nüfusunun yüzde 33,7’si, Türkiye nüfusunun ise yüzde 31’i 2000 ve sonrası doğan Z kuşağından oluşuyor.
Peki, dijital yerliler olarak da nitelenen Z kuşağı neyi, neden izler? İşte, tam bu noktada “Bizim de söyleyeceklerimiz var” diyor ve hazırsanız yazımıza başlıyoruz.
Gelen gideni aratır mı?
Her kuşak kendisinden bir önceki kuşağa eleştirel yaklaşır. Bu asırlar boyunca böyle süregelmiştir. Örneğin; MÖ 800’lü yıllarda filozof Hesiod, “Bizlere; büyüklere karşı saygılı olmayı, ağır başlı davranmayı öğretmişlerdi. Şimdiki gençler kuralları boş veriyor. Çok duyarsızlar ve beklemeyi bilmiyorlar” diyerek sitemde bulunur. Benzer şekilde, M.Ö 335 yılında Aristoteles de “Bugünlerde gençler kontrolden çıkmış durumda. Kaba bir şekilde yemek yiyorlar. Yetişkinlere karşı saygısızlar. Anne-babalarına karşı çıkıyorlar ve öğretmenlerini sinirlendiriyorlar” der.
Geçenlerde bir arkadaşım şu soruyu yöneltti: “Z kuşağını övüp duruyorsun, hiç mi olumsuz özellikleri yok?” “Yok” dedim. “Senin olumsuz buldukların tam da bu çağın gerektirdikleri. Onlara doğru gelen bize yanlış gelebilir çünkü biz o şartlarda büyümedik.”
Yüz yüzeyken konuşur(duk)
Z kuşağı diğer tüm kuşaklardan farklı olarak dijital çağın içine doğdu. Bu kuşak, her cihaza anında erişim sağlayabilir, dünyanın her köşesinden her insanla anında iletişime geçebilir, bilgiye nasıl ulaşılabileceğini iyi bilir. Sosyal yaşantıları da dijital dünyaya göre konumlanan bu neslin dijital-yüz yüze iletişim ayrımı bulunmuyor. Sosyal ağlarda kurulan arkadaşlığın onlar için yüz yüze arkadaşlıktan hiçbir farkı yok. Bilgiye erişimin sınırsız olması, yaşadıkları dünyanın daha çok farkında olmalarını sağlıyor. Onlar, diyaloğun ve doğru iletişimin gücüne inanırken, durumlara gerçekçi bakış açısı ile yaklaşmanın getirisi olarak adalet duyguları da yükseliyor.
Nasıl ki dijital çağ gençleri, gençler de tüm dünyayı değiştiriyorsa; şartlar medyayı, medya da şartları değiştirir. Şu an içinde bulunduğumuz teknoloji çağının getirdiği hız, kolaylık, erişilebilirlik beklentileri medyayı, medya da tüm sektörü dönüştürürken bu durumun başrolünde yer alan Z kuşağının izleme alışkanlıklarına değinmeden geçmek olmaz.
“Televizyon bitiyor!” mu?
Merak etmeyin, bitmiyor. RTÜK’ün araştırmasına[1] göre; 15-24 yaş arası gençlerin günlük televizyon izleme süresi, yaşça daha büyük kişilerin televizyon izleme sürelerinden ciddi anlamda daha düşük olmasına rağmen gençler hala TV izliyor. Ayrıca, dijitale oldukça fazla hâkim olan Z kuşağı cep telefonlarından televizyonu daha fazla izlediği de ortaya çıktı. Bu neslin TV izleme biçimlerine dair bir araştırma[2], geleneksel anlamdaki televizyon izleme eyleminin, aileleriyle vakit geçirmek için gerçekleştirdikleri bir eylem olduğunu ortaya koyuyor. TV’de yayınlanan yapımların birbirini tekrar ettiğini düşünen bu kuşak; dijitaldeki mecralarda farklı ve kısa içeriğe daha çok maruz kaldıkça bu içeriklerin kendilerine daha uygun olduğunu fark etti. Bu nedenle de zamanla televizyondan uzaklaştı.
Geleneksel medya turumuz sona erdiyse asıl mecramıza geçelim.
Dijital yerli vs dijital yapımlar
Oturduğunuz yerden Zimbabve’de neler olduğunu bilebildiğiniz, Tanzanya’daki bir insanla online sohbet edebildiğiniz, yerli ve yabancı her diziye bir tıkla erişebildiğiniz bir dünya hayal edin: İşte şu anda o dünyanın içindesiniz. Çağı en iyi yakalayan nesil Z kuşağının “izleme” yolculuğu işte tam da bu noktadan başlıyor. Onlar dijitali daha fazla kullandıkça; dijital izleme artıyor, dijital izleme arttıkça yapımlarda hız, kalite, kolaylık beklentileri artıyor. Sonra ne mi oluyor?
Daha fazlaya olan talep bitmeyecek
Daha iyiye talep hiç son bulmayacak bir noktaya geliyor. Medya sürekli değişen dijital gelişmelere ayak uydurmazsa demode kalmaya mahkûm oluyor, yalnızca orta yaş üstü izleyiciye hitap eden bir yere konumlanıyor. Bu noktada çağa ayak uyduran YouTube; dünyada Netflix, Amazon Prime, Disney, Apple TV, Hulu, HBO ve Türkiye’de Exxen, Blu TV, Gain, birbirinden farklı türdeki içerikleri bir mecrada toplamasıyla Z kuşağı izleyiciyi kendisine çekiyor. Kolay izleme deneyimi sağlayan, dijital gelişmeleri takip eden ve buna göre güncellenen platformlar ise bu yarışta çok daha fazla öne çıkıyor.
Daha fazla ne yapılabilir ki?
Her daim daha fazlasının olduğu dijital çağda yapılanlar, yapılabileceklerin habercisi aslında. Dünyadan ve Türkiye’den iki yenilikçi yapım, daha fazlası konusunda ne yapılabileceğinin bir işareti niteliğinde: Dünyadan Black Mirror, Türkiye’den ise İlk ve Son.
Netflix, Black Mirror: Bandersnatch ile ilk interaktif film deneyimini ekranlara getirdi. Dizinin yaratıcıları senaryosu izleyicilerin verdikleri kararlara göre değişen bir film hazırladı. 5 farklı sona sahip filmi izlerken izleyiciye farklı seçenekler sunan Netflix, filmin başkarakteri Stefan’ın kaderini bu seçimlere göre şekillendirebildi.[3]
10 yıllık bir ilişkiyi konu alan Blu TV dizisi İlk ve Son, yerleştirilen ikinci bir ses kanalı sayesinde bir terapistin (Psikolog Eren Yüksel) yorumları eşliğinde izleme olanağı sunuyor. BluTV pazarlama ekibi ve PunchBBDO tarafından hayata geçirilen projenin yaratıcılarından PunchBBDO Ajans Başkanı Musa Paça “İlk ve Son için yaptığımız bu iş dünyada bir ilk. İçerik tüketmek yerine, içerikle etkileşime geçmenin yepyeni bir yolu” açıklamasını yaptı.
Her iki örnekte de görüldüğü üzere yenilik ve içerikle etkileşim her zaman kazanır. Özellikle etkileşime ve diyaloğa diğer kuşaklardan çok daha fazla önem veren Z kuşağının etkileşime girebileceği içeriklerin şansının dramatik derecede yüksek olduğunu söylemek yanlış olmaz. Aynı zamanda dijitale en çok içerik üreten nesil olan Z kuşağı, izlediği içeriğin bir parçası olduğunu düşündüğü an, o diziyi ya da programı daha fazla benimsiyor ve izliyor.
Öyleyse medya için;
YENİLİK VE ETKİLEŞİM ZAMANI!
[1]RTÜK (2018). Televizyon İzleme Eğilimleri Araştırması. https://www.rtuk.gov.tr/assets/Icerik/AltSiteler/televizyonizlemeegilimleriarastirmasi2018.pdf
[2]British Council (2017). Next Generation Türkiye Gençlik Araştırması. https://www.britishcouncil.org.tr/sites/default/files/h068_01_next_generation_turkey_report_final_tr.pdf
[3]https://tr.euronews.com/2019/01/03/bu-filmin-senaryosunu-izlerken-yaziyorsunuz-netflix-ten-black-mirror-bandersnatch